Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Melahatli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şirin
- Diş Kamaştırıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buruk
- Yamulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğilmek
- İtaat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baş Eğme, Söz Dinleme, Boyun Eğme, Buyruğa Uyma
- Gökçül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semavi, Mavice, Mavimsi
- Abadanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmar, Kent, Mesken, Şehir, Şenlik
- Dışarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayır, Hariç, Taşra
- Nezaketle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazikâne
- Hafifsemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önemsememek, Küçümsemek, Mühimsememek, Yeğnisemek
- Peşinci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öndülcü
- Kundaklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak
- Bacak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayak, Kıç, Oğlan
- Tırtırkçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yankesici
- Mecelle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kitap
- Yanlışlıkla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilmeden, Kazara, Sehven
- Lavta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ebe
- Cereyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akım; Akıntı
- Tedirginlik Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynamak
- Zaaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçsüzlük, Düşkünlük, Zayıflık, Dayanamama
- Şak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarma, Yarılma, Yarık, Çatlak
- Rantiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lüpçü, Getirimci
- Rağmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmayarak, Karşın, Mukabil
- Gün Ortası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğle
- Rahatsızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zor
- Sefillik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoksulluk, Alçaklık
- Lanetleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Telin
- Çoklukla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Genellikle
- Mıhlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çakmak
- Göndermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atmak, Çıkarmak, Sevk Etmek, Sunmak, Ulaşmak, Uzatmak, Yollamak
- Seçici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçmen
- Dalkavuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkiyüzlü, Yaltakçı, Yardakçı, Şaklaban, Yağcı, Yaltak
- Kavuşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erişmek, Birleşmek, Buluşmak, Katılmak, Ulaşmak, Varmak, Vuslat
- Hazırlanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mücehhez
- Buyurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emretmek, Almak, Demek, Etmek, Geçmek, Gelmek, Girmek, Gitmek, Söylemek
- Kısaltmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Budamak, Kasmak, Özetlemek
- Zahire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşlık, Tahıl, Azık
- Duymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hissetmek, İşitmek, Sezmek, Taşımak, Tatmak, Yaşamak
- Kenef kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berbat, Pis, Tuvalet, Ayakyolu
- Yaltakçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaltak
- Optik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görsel, Gözlükçü
- Aşna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oynaş
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü