Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Duymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hissetmek, İşitmek, Sezmek, Taşımak, Tatmak, Yaşamak
- Levent kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzun
- İnce Ağrı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verem
- Yuvalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dürmek
- Armada kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Donanma
- Yanıltmaca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mugalata
- Arıza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozukluk, Aksaklık, Aksama, Çaparız, Engebe, Kusur
- Çınka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alısün, Telefon
- Tecemmu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yığınak
- Aksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etki, Etkime, Eylem, Hareket, İş
- Kusmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşaltmak, Reddetmek
- Sosyete kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cemiyet, Topluluk, Toplum, Zadegân
- Lösemi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kan Kanseri
- Bakmayarak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rağmen
- Götürge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asansör
- Variyetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varsıl
- Yiğitlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cesaret, Erdem, Kahramanlık, Şecaat
- Esbap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elbise
- Akılsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşüncesiz, Şaşkın
- Tepinç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fevir
- Halaskâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Velinimet
- Plüralizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoğulculuk
- Kesinleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katileşmek
- Dahi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ökeli, Bile, Da, Hatta, De
- İnkişaf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişmek, Kalkınmak
- Meknuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saklı
- Sarkıntı Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sataşmak
- Sonbahar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güz, Payiz
- Aşırılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uçmak
- Pampa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozkır
- Sıska kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cılız, Çelimsiz, Kuru, Zayıf, Kaknem
- Fitne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsizlik, Kargaşa, Kundak, Karışıklık, Bozut
- Ombudsman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamu Denetçisi
- İşleyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fail
- Hissiyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygular
- Yerleştirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İskân, Düzen
- İcra Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vermek, Yapmak
- Yapıp Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapmak
- Çene Kavafı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geveze
- Solüsyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çözelti
- Mesut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutlu, Ongun, Saadetli, Berhudar, Bahtiyar
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü