Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Manzume kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşuk, Dizge, Şiir
- Ergin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetişmiş, Olgunlaşmış, Reşit, Kemale Gelmiş
- Kils kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kireçtaşı
- Söyleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müzakere Etmek
- Kıpırdanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıpırdamak
- Üzere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gibi, Neredeyse
- Cevval kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktif, Faal, Divringi
- Cevabi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanıtsal
- Uğraşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak, Didişmek, Savaşmak
- Maske kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peçe
- Şahsi İş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dosya
- Omuzlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırmak
- Eyitmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demek
- Meselâ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örneğin, Söz Gelimi, Söz Gelişi, Misalen
- Stabilizasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dengeleme, İstikrar
- Hipodrom kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşu Alanı
- Asimetri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakışımsızlık
- Kelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski Ayakkabı
- Kokart kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirtke
- Sahiplik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyelik, El, Mülkiyet
- Bıldır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçen Yıl, Bir Yıl Önce
- Emülsiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sütsü, Duyarkat
- Kişi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Can, Er, Erkek, Eş, İnsan, İsim, Koca, Nefer, Nüfus, Şahıs, Şahsiyet, Zat, Kimse
- Oyulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hakkedilmek, Kazıklanmak
- Gayrimenkul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emlak
- Boylam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meridyen, Tul, Uzunluk Dairesi
- Ajanda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Günce, Andaç
- Küçük Abdest kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İdrar
- Tecrübe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneme, Deney, Deneyim, Sınama, Görgü
- Gözlemlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözlemek, Müşahede Etmek
- Düldül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı At
- Topallamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksamak
- Namazlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seccade
- İleride kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelecekte
- Sakıncalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahzurlu
- Cep Bıçağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çakı
- Şantör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şarkıcı (Erkek)
- Yalıncak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak; Fakir; İnsan, İnsanoğlu
- Doludizgin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Son Hızla
- Kazamat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi
- Kayağan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaypak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü