Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kapris kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçici, Düşüncesizce, Değişken İstek
- Esna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı An, Sıra, O An, O Sıra
- İçsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamsız, Kuru
- Uzluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ehliyet, Ustalık, Hazakat
- İstihzalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstehzi
- Haleldar Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Sarsılmak
- Alısün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çınka, Telefon
- Bilim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi, İlim, Marifet
- Güzide kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçkin, Seçme, Seçilmiş
- Meyil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğim, Akıntı, Özlem, Eğilim, Temayül, İlgi, Eğiklik, Sevme, İstek
- Trekking kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağ Yürüyüşü
- Hareketli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devinimli, Aktif, Atak, Canlı, Faal, Kıvrak, Oynak, Devingen, Müteharrik
- Nikbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşkünlük
- Kesinlikle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katiyen, Kesin, Keskinlikle, Muhakkak, Mutlak, Mutlaka, Nasıl, Pekâlâ
- Densiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Edepsiz
- Hadiseli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olaylı
- Sahabet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koruma, Kayırma
- Neci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ne İş Yapar?
- Sömürme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstismar
- Geliştirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhya
- Açmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak, Beğenmek, Boşaltmak, Çözmek, Fethetmek, Yapmak, Yarmak, Yazmak
- Safi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katıksız, Net, Sadece, Duru, Sadece, Temiz, Yalnız, Som
- Maksi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzun
- Bağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sihir, Büyü
- Devran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baht, Çağ, Dünya, Kader, Talih, Zaman, Yaşam Ve Evren
- Nafaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçimlik
- Atmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fırlatmak, Yollamak, Ertelemek, Örtmek, Koymak, Çatlamak, Yırtılmak, Götürmek, Söylemek, Alışmak, Çalmak, Çarpmak, Çekmek, Çıkarmak, Göndermek, Kovmak, Solmak, Uzatmak
- Rahmetlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Merhum
- Pislemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötülemek, Yermek
- Beleşçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedavacı
- İspati kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinek
- Kalpsizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Merhametsizlik
- İbra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aklanma
- Gözükme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tezahür
- Abur Cubur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boş, İşe Yaramayan, Faydasız, Yararsız
- Gayrimahdut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuz
- İzlem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takip
- Genlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bolluk, Refah
- Müşkülat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çetinlik, Güçlük, Güçlükler, Zorluk, Zorluklar
- Desterhan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sofra
- Savunu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savunma
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü