Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Nikbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşkünlük
- Kazalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tehlikeli
- Salamanje kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yemek Odası
- Çağ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vakit, Yaş, Devir, Dönem, Asır, Bölüm, Devran, Gün, Zaman, Kurun
- Kızılgül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gül
- İcazet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diploma, İzin, Müsaade, Onay
- Öbürü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkası, Diğeri, Öteki, Özgesi
- Kahır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzüntü, Sıkıntı, Dert, Yok Etme, Ezme, Perişan Etme, Mahvetme
- Erik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alça, Kayısı
- Tenge Gelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bıkmak
- Benzer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Benzeri, Müşabih, Mümasil, Dublör, Benzeşim, Bir, Emsal, Kabil, Misal, Nüsha
- Mezarcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gömütçü, Sinci
- Rakip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasım
- Basit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalın, Kolay, Sıradan, Süssüz, Gösterişsiz, Görgüsüz, Düpedüz, Yalınç, Bayağı, Cılız, Mahdut, Olağan
- Zarfında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçinde
- Balalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahim
- İzafe Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlamak, Eklemek, İlave Etmek, Katmak, Yüklemek
- Yüzlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaplamak
- Merkeziyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Merkezcilik, Özeklik, Merkeziyetçilik
- Gerekseme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyaç
- Asetat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saydam
- Türkü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halk Ezgisi
- Asabiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinirlilik
- Odalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Padişah, Cariye
- Yötelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öksürmek
- Otağ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çadır
- Musiki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müzik
- Başarılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muvaffak, Kalburüstü, Kudretli
- Mikyas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyut, Ebat, Ölçek, Ölçü
- Yetkinleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekemmül Etmek
- Leğen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havsala
- Müşfik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevecen
- Pezevenk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dümbük, Godoş, Muhabbet Tellalı, Kavat, Astik, Dasnik
- İstinat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mesnet, Dayanma, Yaslanma
- Spesifik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özgül
- Azami kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maksimum, En Çok, Olanca, En Yüksek, En Büyük
- Teleolojik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ereksel, Erekbilimsel
- Nafile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna, Faydasız, Yararsız
- Yıkamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yumak, Temizlemek
- Dâhilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ökelilik, Deha
- Örekçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mimar
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü