Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Resi Bey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkan
- Rulo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pasta, Tomar
- Düzmeci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahtekâr
- Yöneten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müdür
- Turşu Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekşimek
- Vadesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Günsüz, Süresiz
- Hayal Meyal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belli Belirsiz
- Muhakeme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yargılama, İrdeleme, Kıyaslama, Uslamlama
- Zifos kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Yararsız
- Morarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göğermek
- Sıkıntılar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teessürat
- Koşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eklemek, İzlemek, Kaçmak, Kovalamak, Yüğürmek, Terfik Etmek
- Yapmacık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahte, Düzme, Suni, Yapay, Yapma, Zahirî
- Meşe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Orman
- Velet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çocuk, Oğul
- Çimlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeşermek, Yararlanmak
- Kabullenememek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yutkunmak
- Tabiatsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsiz, Huysuz
- Örnekseme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıyas
- Bulanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabarmak, Karışmak
- Rötar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gecikme
- Gücük Ay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şubat
- Merkez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Orta, Tarz, Biçim, Özek, İçre, Ortalık, Göbek, Mihrak, Odak
- Larva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurtçuk
- Hayıf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haksızlık
- Seher kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tansal, Sabah
- Kur Kurşuni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koyu Kül Rengi
- Gön kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deri, Kösele
- Makule kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeşit, Takım
- Peruka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takma Saç
- Algılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derk Etmek
- Hislendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygulandırmak
- Benzetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Dövmek
- Sındırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırmak, Parçalamak
- Hararet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıcaklık, Coşkunluk, Isı, İsilik, Susuzluk
- Neccar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğramacı
- Kuvvetleştirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekit
- Bozkır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çöl, Düz, Step
- Atfetme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsnat
- Basık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçak
- Takviye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlamlaştırma, Destek, Pekiştirme, Kuvvetlendirme, Berkitme, Güçlendirme
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü