Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Haere ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Sorutkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Somurtkan
- İskelet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak, Kuru, Kemik Çatısı, Teşrih
- Fazlalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artık, Artı, Bolluk
- Oturum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Celse, İclas, İkamet
- Kara Düzen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışık
- Haya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erbezi, Taşak
- Küçük Kardeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kardeş
- Esenlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Selamlamak, Veda Etmek
- Hani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nerede, Ne Oldu, Nerede Kaldı
- Mehterhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hapishane
- Lağlağıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaklaban
- Arı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duru, Temiz, Saf, Katışıksız, Katkısız, Halis, Öz, Salt
- Deprenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hareket Etmek, Kımıldamak, Kımıldanmak, Sarsılmak
- Kural Dışı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstesna
- Mümtaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçkin, Ayrıcalıklı, Üstün
- Yıpranmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskimek, Aşınmak, Harap Olmak
- Doğrultu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstikamet, Yön, Cihet, Taraf
- Nüfuzlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözü Geçen, Kuvvetli
- Yeğleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tercih
- İnfisah Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Dağılmak, Kokuşmak
- Kamu Oyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçtimai Rey
- Açık Ağızlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmak, Aptal, Sersem
- Nezretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adamak
- Dayanışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütesanit Olmak
- Sakin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgun, Sessiz, Sütliman, Dingin, Oturan, Eğleşen
- Bulgu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buluş, Keşif, İcat, Bulu, Netice, İhtira, Bilimsel Sonuç, Araz, Semptom
- Edinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlamak, Sahip Olmak, Kazanmak, Olmak, Yapmak, İktisap Etmek
- İnkârcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoksayımcı
- Ağlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanmak
- Özetlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hülasa Etmek, Kısaltmak
- Resmiyetçilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bürokrasi
- Halk Avcılığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demagoji
- Daire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teğre, Çember, Çevre, İdare, Kat, Menzil, Ofis, Değre, Evir, Bölük
- Bilerek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasten, Kasti, Mahsus
- Vakfedilmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevkuf
- Cumhur Reisi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cumhurbaşkanı
- Böylece kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Böylelikle, Tam Böyle
- Ayn kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göz
- Övgü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sena, Methiye, İftihar, Medih, Tarif
- Doğurgan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dişi, Velut, Verimli
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü