Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Hab kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyku
- Hüsnüniyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yürek Temizliği, İyi Dilek, İyi Niyet
- Kasaphane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mezbaha, Kanara
- Samanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Merek
- Üşüşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birikmek, Toplanmak, Yığışmak
- Çangal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sırık
- Kemiksiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Kesin
- Anlayış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce, İzan, Zihniyet, Müsamaha, Telakki, Zeka, Feraset, Tolerans, Beyin, Hesap, İdrak, İhata, İş, Mezhep, Ufuk, Zihin
- Gün Batımı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gurup
- Fake kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feyk, Gastan
- Pazartesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşembe
- Musibet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Felaket, Uğursuz
- Karasinek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cibin
- Kıvcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mühendis
- Balya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deng
- Yalabımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işıldamak, Parıldamak, Parlamak
- Yine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekrar, Gene, Yeniden
- Gece Kuşu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarasa
- Evirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akis
- Doğrulamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak, Teyit Etmek, Tasdik Etmek, Ayarlamak, Desteklemek
- İzlek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Patika, Keçiyolu
- Sebil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yol, Hayır
- Mümin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnanan, İnançlı, Müslüman
- Yakınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağlamak, Koymak, Sızlamak, Sızlanmak, Şikayet Etmek
- İtaatli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uslu, Uysal
- Kamplaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölünmek
- Yapım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnşaat, İmal, İnşa, Prodüksiyon
- Embriyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dölüt, Oğulcuk
- Akbaba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyar
- Hırslanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öfkelenmek
- Öz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esas, Halis, Hakiki, Arı, Çay, Dere, Hamur, Hülasa, Kendi, Madde, Mahiyet, Ruh, Saf, Sonuç, Zat
- Mahalli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yöresel, Yerel, Lokal, Yerli
- İskandil Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak
- Tasdikname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanıkbeti
- Cerime kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Faul
- Yavuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sert, Yaman, Çetin, Fena, Güçlü, Gürbüz, Güzel, İyi, Kötü, Pek Sert, Kıyak
- Alacakarga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saksağan
- Tenasül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üreme
- Halk Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaratmak
- Takıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takmak, Kurmak, Montaj Yapmak
- İndeks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizin, Gösterge, Liste
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü