Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Glenmi ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Yuvarlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devirmek
- Bigâne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgisiz, Aldırışsız, Yad, Yabancı
- Sözgelişi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mesela
- Sürücü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoban, Şoför
- Dercetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Toplamak
- Vazifeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görevli
- Ödün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taviz, Ödünleme, İvaz, Tavizat
- Perçem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâkül, Yele, Saç Tutamı
- Sefarethane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyükelçilik, Elçilik
- Neve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Torun
- Sır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giz, Peçe, Camsı Vernik, Gizem
- Kahverengi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kahveyi
- Rozbif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilet
- Tezyit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artırma, Çoğaltma
- Nihai kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Son, Sonuncu, Sonsal
- Moryana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarakotu
- Küsurat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Püsürler, Fazlalık
- Hesaplanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hesaplı
- Kontak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlantı, İlgi, Temas, Dokunma, Dengesiz
- Yüzsüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utanmaz, Sıkılmaz, Arsız, Vicdansız, Çekinmez, Hayasız
- Anzarot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rakı
- Şekvacı Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakınmak
- Mücadele Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatışmak, Güreşmek, Savaşmak, Uğraşmak
- Yöre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Civar, Etraf, Mahal, Muhit, Ön, Taraf, Çevre, Dolay
- Düalite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkilik, İkilem
- İç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağırsak, Ciğer, Dahil, Karın, Kucak, Mide, Muhteva, Sine, Yürek
- Boğazlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öldürmek, Kesmek
- Peygamber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalvaç, Resul, Nebi, Elçi
- İtfaiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söndürümlük, Yangın Söndürme Örgütü
- Badana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahek
- İçeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönül, Hapishane, Yürek
- Düzeltmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onarmak, Toplamak, Yapmak
- Mevcudiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varlık
- Halas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurtulma, Kurtuluş
- Kovcu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gammaz
- Paniklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ürkmek
- Görme Engelli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âmâ, Kör
- İnikat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma
- Ahşap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kereste, Tahta
- Teşkilatsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örgütsüz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü