Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sefarethane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyükelçilik, Elçilik
- Sakınma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyat, İmtina
- Şiddetlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hızlanmak, Yükselmek
- Hizmet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görev, İhtimam, İş, Özen, Kulluk, Tapu, Yumuş, İşlev, Bakım
- Tevkifhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutukevi, Mahpushane, Cezaevi, Hapishane
- Marjinal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uç, Son Birim, Aykırı
- Mütefekkir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünür, Düşünücü
- Hani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nerede, Ne Oldu, Nerede Kaldı
- Nakletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, Göçürmek, İletmek
- Mat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Donuk, Soluk
- Yağma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Talan, Çapul, Garet, Soygun, Soygunculuk
- Halsizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dermansızlık, Bitkinlik
- Dilek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstek, Arzu, Murat, Temenni, Talep, İrade, Rica
- Sık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesif
- Geçerlilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hüküm
- Birtakım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bazı, Bir Kadar, Kimi
- Şehirlerarası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kentlerarası
- Ariyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödünç
- Muhtaç Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gereksinmek
- Mahlas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçme Ad, Tahallüs
- Bekinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Israr Etmek, İnat Etmek, Direnmek
- Bertaraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bir Yana, Şöyle Dursun
- Yersiz İş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gaf
- Zalimce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acımasız
- Kengi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Siyatik, Romatizma
- Rasyonalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usçu
- Maşuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevgili
- Okuryazar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okumuş, Bilgili, Aydın, Alim
- Ayıp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kusur, Eksiklik, Leke, Damga, Utanç Verici, Noksan, Uygunsuz, Kötü, Şaibe
- Yargı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hüküm, Karar, Kaza, Mahkeme
- Subay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bekâr, Zabit
- İsabetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yersiz
- Belli Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tayin Etmek
- Yabancı Dil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çet El Dili
- Şahit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanık
- Steretching kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Germe
- Haşırdamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hışıldamak
- Mevzu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bahis, Konu, Laf, Sadet
- Vehimsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuruntusuz
- Arı Teknesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kovan
- Ezkaza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanlışlıkla, Kazara, Kazayla, Rastgele
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü