Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Beyhude Yere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna
- Değişiklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tadil
- Ecir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevap, Ücret
- Deneyim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tecrübe
- Gönç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zengin, Varlıklı
- Çoğaltmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artırmak, Beslemek
- Meteliksiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Züğürt
- İlmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değmek, Din, Dokunmak, İlmik
- Siktirici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adi, Aşağılık, Bayağı
- Riayet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uymak
- Yad El kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gurbet
- Ayrı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Irak, Yalnız, Tek, Tek Başına, Benzemeyen, Başka Türlü, Başka
- Şantiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikinti Meydanı, Yapı Yeri
- Ulusallık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Milliyet
- Hamail kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muska
- Sonbahar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güz, Payiz
- Betik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kitap, Mektup, Tezkere, Pusula
- Mankafa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal
- Vatoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kedibalığı
- Cadı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyü, Caduger
- Mürebbilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitmenlik, Dadılık
- Yenileşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Modernleşme
- Erbap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usta, Ehil, Yetkili
- Riziko kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Risk, Çekince
- Halas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurtulma, Kurtuluş
- Tutarlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dengeli, Çelişmesiz, Orta, Sabit, Uygun, İnsicamlı
- Gicişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaşınmak
- Kayağan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaypak
- Delilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cinnet
- Üsteleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Israr, Tekit
- Salmalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Otlak
- Muzafferiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zafer, Yengi
- Raks Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oynamak
- Sebze Nevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pırasa
- Yüzsüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utanmaz, Sıkılmaz, Arsız, Vicdansız, Çekinmez, Hayasız
- Harıldamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalışmak, Yanmak
- Zayıflık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıskalık, Cılızlık, Arıklık, Çelimsizlik, Enezlik, Yetersizlik, Zaaf, Zafiyet
- Ürün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapıt, Önüm, Eser, Hasılat, Mahsul, Meyve, Semere
- Hodkâm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bencil
- Duralamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duraklamak
- Zeng kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çan, Çıngırak, Zil
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü