Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Denetleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denetim, Kontrol, Murakabe, Teftiş
- Hab kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyku
- Bacak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayak, Kıç, Oğlan
- Sınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arızalanmak, Bozulmak, Kırılmak, Dağılmak, Perişan Olmak
- Tenkit Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eleştirmek
- Havza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölge, Mıntıka, Tekne
- Yanardağ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Volkan
- Kertikli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çentik
- Dercetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Toplamak
- Yarbay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaymakam
- Sühunet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıcaklık
- Batarya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pil
- Öteri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti, Geçici
- Mecburiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükümlülük, Zorunluluk, Gereklik, Zor
- Örfi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Törel
- Kafatası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kelle
- Isıtma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıtma
- Az Buçuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biraz
- Kesimevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mezbaha
- Terakkiperver kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlerici
- Ölçüt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıstas, Miyar, Ölçü, Mısdak, Kriter
- Üfürükçülük Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okumak
- Yeniden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekrar, Tazeden, Gene, Yine, Bir Daha
- Yakinen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyice, Yakından, Gerçekten, Yakşıca
- Parıltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parlaklık, Nur, Şaşaa, Şimşek
- Üstyapı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üst Dikili
- Elastik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esnek
- Salgılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapmak
- İşkence kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı Eziyet, Azap
- Defetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savmak, Savuşturmak, Kovmak
- Biberon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sütlük, Emzik
- Kısaboy kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bodur
- Karabasan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabus, Kâbus
- Vitalite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlılık
- Sevinç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayram, Ferah, Kıvanç, Mutluluk, Neşe, Şenlik, Şevk, Coşku
- Elzem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çok Lazımlı, Zaruri, Çok Gerekli, Vazgeçilmez
- Bobin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarımlık, Makara
- Tanıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takdim Etmek, Tanış Etmek
- Yığılma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzdiham
- Sıngın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkmuş, Sinmiş, Çekingen, Ürkek, Üzgün, Kırık Dökük, Dağınık, Perişan
- Görmemiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görgüsüz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü