Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yarbay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaymakam
- Değişim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mübadele, Takas, Varyasyon
- Cingelek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvırcık
- Acımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acılaşmak, Yazığı Gelmek, Merhamet Etmek
- Bir Zamanlar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden, Vaktiyle
- Yapılanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluşmak
- Tıkışıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzdiham
- İrade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsteme, Buyruk, Dilek, İstek, Buyrultu, İstem, İstenç
- Kılçıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapraşık, Karışık
- Bol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geniş, Çok, Bereketli, Ferah, İyi, Mebzul
- Taşkın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşın, Aşırı
- Kavurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızartmak, Kurutmak, Mahvetmek, Yakmak, Yok Etmek
- Ecdat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atalar, Dedeler, Ata
- Koygun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acıklı, Dokunaklı
- Özgülemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasretmek, Vermek
- Blöf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkutma, Karakorku, Uydurma, Kuru Sıkı, Aldatıcı Tavır
- İlga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lağvetmek
- Açar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anahtar, Aperitif
- Teşekkül Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek, Oluşmak
- Koyun Bakışlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Şaşkın
- Peçete kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peşkir
- Etene kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Son, Eş, Döl Eşi, Meşime, Plasenta
- Üretim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstihsal, Kuruluş
- Tapınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İbadet Etmek, Çılgınca Sevmek
- Nefis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pek Hoş, Güzel, Kişilik, Çok Hoş, Oflaz
- Spermatozoit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tohum
- First Lady kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başhanım
- İvmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabuk Davranmak, Acele Etmek
- İttifak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşma, Bağdaşma, Anlaşma, Bağlaşma, Birleşme, Oy Birliği
- Hoppanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoplamak
- Çağ Dışı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köhne, Muasır Olmayan
- Vaiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğütçü
- Tekzip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalanlama, Düzeltme
- Yargı Yeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahkeme
- Güçsüzleştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüketmek
- Semen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semizlik
- Lektör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okutman
- Gittikçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedricen
- Şimdi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı O An, Az Sonra, Yakında, Hazır, Az Önce, Biraz Önce, Demin, Halen
- Eş Koşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şirk
- Sersem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sangı, Dümbelek, Şaşkın
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü