Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Daraltmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasmak, Kısıtlamak, Kısmak
- Perdah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parlatma
- Mangiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Para
- Yaran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dostlar
- Aymazlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gaflet, Uyku
- Ağız Kavgası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tartışma
- Vaaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğüt
- Silkmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarsmak
- Bohça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkın, Bütçe
- Seyahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezi, Yolculuk
- Peyderpey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalbadal
- İyileştirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnkılap, Islah, Tedavi
- Az Buçuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biraz
- İçerik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mazmun, Muhteva, Zımni, Anlam, Kavram
- Sakatlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sökelmek
- Cep Faresi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yankesici
- Düzenlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tertip Etmek, Düzeltmek, Tanzim Etmek, Açmak, Dizmek, Hazırlamak, Yapmak, Düzen
Vermek
- Meşgale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğraş, İş Güç
- Soğuklaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soğumak
- Elbise kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giysi, Kıyafet, Esvap, Libas, Urba, Giyecek, Giyim, Paltar
- Düpedüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerçekten, Açıktan Açığa
- Meneviş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hare
- Örge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Motif
- Salhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanara
- Kazıbilim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arkeoloji
- Deli Dolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktif, Patavatsız
- Tedarik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulmak, Sağlamak, Temin Etmek
- Türedi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zıpçıktı
- Koruyuculuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Himaye
- Nem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Islak, Rutubet, Teril, Höt
- Kıtipiyoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Değersiz, Kötü
- Epizot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluntu, Olut, Dilim, İkinci Derecede Olay
- Mil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Balçık
- Beti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şekil, Biçim
- Ürüt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasılat
- Geçimsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedreftar, Huysuz, Şirret, Yola Gitmeyen, Kavgacı
- Tamamiyle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümüyle
- Kabarıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümsek
- Leşker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asker, Ordu
- Hit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözde
- Hareketsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgun, Ölü, Tek, Sabit
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü