Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Cepçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yankesici
- Şişman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kök, Semiz, Şişko, Tulum, Yoğun, Mülahham
- Teşrinisani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasım
- Kınamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayıplamak, Takbih Etmek
- Sırtüstü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arkaüstü
- Dermatolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deri Hastalıkları Uzmanı, Cildiyeci
- Ahmaklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bönlük, Hamakat
- Sıçankulağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mercanköşk
- İş Bıraktırımı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lokavt
- Sislenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulanmak
- Kapela kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şapka
- Gevezelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çene
- Sergiye Koymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sergilemek
- Gülmece kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mizah
- Lağa Koymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenmek
- Fasih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık
- Solungaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Galsame
- Hususen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özellikle
- Gezim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzun Yolculuk, Seyahat
- Gammaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekiştirici, Fitneci, Jurnalci, Kovca, Kovlayıcı
- Çizelge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cetvel
- Dağar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağarcık
- Kankızıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli
- Zıngırdamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zangırdamak
- Fırıldak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolap, Düzen, Fırfıra, Fırlangıç, Foya, Hile
- Ahvaliruhiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haletiruhiye
- Onursuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haysiyetsiz, Şerefsiz
- Kitapçık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Risale
- Beher kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Her Bir
- Saçmalama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hezeyan
- Geçer Akçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muteber
- Nebi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalvaç, Resul, Peygamber, Savacı
- Çuval kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teliz
- Kuduz Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kudurmak
- Takışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalaşmak, Tutaşmak, İtiraz Etmek, Tartışmak
- Tedhiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıldırma, Terör, Yıldın
- Simya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alşimi
- Hanay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avlu, Hol, Sofa
- Müstevli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayılıcı, Yayılgan, İstilacı, Salgın, Basan, Kaplayan, Bastıran
- Evvela kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkönce, İlkin, Önüç, Önce
- Sarf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harcama, Dilbilgisi, Gramer
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü