Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Bocalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karıkmak, Şaşmak
- Mantinota kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Metres
- Remiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sembol, Simge
- Ateşperest kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mecusi, Ateşe Tapan
- Safha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evre, Merhale, Mertebe
- Derrake kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dimağ
- Sosyete kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cemiyet, Topluluk, Toplum, Zadegân
- Uğramak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakınından Geçmek, Aniden Çıkmak, Düşmek, Sarkmak, Tutmak, Yaklaşmak
- Sorun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dava, Dert, İş, Mesele, Problem, Sıkıntı, Durum
- Tomdaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arkadaş, Dost, Yoldaş
- Aksakal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ermiş, Evliya
- Takviye Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berkitmek, Desteklemek
- Acımsı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokunaklı
- Rebabi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygulu, İnce
- Zayıflık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıskalık, Cılızlık, Arıklık, Çelimsizlik, Enezlik, Yetersizlik, Zaaf, Zafiyet
- Boza Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utanmak
- Yan Yan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanlamasına
- Yersiz Hareket kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gaf
- Kalaycı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahtekâr
- Oligarşi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takımerki
- Değerli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Altın, Kalburüstü, Kibar, Kıymetli, Muteber, Saygınlık
- Bütünleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkmal, Tamamlama
- Çakma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıban, Yara
- Değin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dek, Kadar, Sincap
- Yortmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşmak
- Yarak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Silah, Sik, Çük, Pipi, Bülük
- Demirî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gri
- Sitoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözebilim
- Tamim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Genelge, Sirküler; Genelleştirme, Genelleme
- Hudayinabit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kendiliğinden
- Gelenek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anane, Adet, Töre
- İratçıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müşkülpesent
- Sembolizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Simgecilik
- Kızıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Körüklemek, Pompalamak
- Faizsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üremsiz
- Aydınlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vuzuh, Sarahat, Işık, Aydın, Berrak, Fer, Nur, Saf, Temiz, Vazıh, Ziya, Ziyalı, Gündüz
- Deney kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneyim, Tecrübe
- Korkutan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkulu
- O Hâlde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demek Ki
- Bozulmuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozgun, Yoz
- Tike kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilim, Lokma, Parça, Cüz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü