Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yavrulamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğurmak
- İstismarcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sömürücü
- Mızıldanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızıldanmak
- Palyaço kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soytarı, Oyunbaz, Telhek
- Veraset kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalıtım, İrsiyet
- Daraba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kepenk
- Avrat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Hanım, Kadın, Karı
- Tokgözlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Tok
- Husumet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasımlık, Adavet, Düşmanlık
- Kredi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Borç, Güven, İtibar, Para, Saygınlık
- Geçirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nakil
- Nalın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayaklık, Ayakman, Takunya
- Tezyif Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenmek
- Hatip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmacı, Aytaç, Natık
- İstikrarsızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dengesizlik, Zikzak
- Tebşir Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müjdelemek
- Beynelmilel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uluslararası, Milletlerarası, Enternasyonal
- Hakeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cetvel
- Ürümek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havlamak
- Şaplak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tokat
- Derecesinde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadar
- Görmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fark Etmek, Almak, Anlamak, Bakmak, Çıkmak, Değerlendirmek, Gezmek, İzlemek, Karşılaşmak, Kavramak, Rastlaşmak, Seçmek, Seyretmek, Sezmek, Vermek, Yaşamak
- Döner Kebap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döner
- Aciz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçsüzlük, Beceriksizlik
- Çimmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkanmak
- Örtbas Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İdare Etmek
- Çelimsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayıf, Güçsüz, Cüssesiz, Kuru, Sıska
- Sây kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emek, İş, Çalışma
- Erdem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fazilet
- Kıvançlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Memnun, Mutlu
- Bükülmüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvrım
- Faraza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutalım Ki, Sayalım Ki, Diyelim Ki, Varsayalım Ki, Söz Gelişi, Ola Ki, Farz Edelim Ki
- Özellik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeşni, Hassa, Husus, Hususiyet, İlim
- Cingöz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıkgöz, Uyanık, Hiç Aldatılamayan
- Tıynet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huy, Maya, Yaradılış
- Çalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Aşırmak, Atmak, Benzemek, Biçmek, Çarpmak, Çelmek, Çırpmak, Götürmek, Kaldırmak, Oğurlamak, Süpürmek, Temizlemek, Tırtıklamak, Vurmak
- Hat Çekmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çizmek
- Müteakiben kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ardından, Sonra, Arkadan
- Kocaman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Hantal, İri, Koca
- Bir Tomar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fazla
- Fazlalaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoğalma
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü