Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ayrılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Boşanmak, Çıkmak, Fırlamak, Kalkmak, Terk Etmek, Gitmek, Uzaklaşmak
- İltizam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesenek
- Vazetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koymak
- Termin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terim, Randevu
- Ciddiyetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Laubali
- Lacerem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elbette
- Manikür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elbakımı
- Ahval kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durumlar, Hâller, Olaylar, Davranışlar, Vaziyetler
- Gül Renkli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pembe
- Yolsuzluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suiistimal, Usulsüzlük, Gayrimeşruluk, Sahtekârlık
- Yüküm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zor, Mecburiyet, Mükellefiyet
- Kıyacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cani
- Pardı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öksü
- Korkusuzluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yürek
- Haymana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tembel
- Aşiyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ev, Mesken
- Avantajsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yararsız
- Aşınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıpranmak, İncelmek, Eskimek, Yenmek
- Çıtırbom kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Türedi
- Tak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süslü Kemer
- Tek Tük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Az, Seyrek
- Koşuşturmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşmak
- Ebeveyn kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anne, Baba, Ata Ana, Valideyn
- Apaçık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belli, Görünür, Çıplak
- Sözlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Namzet, Yavuklu
- Göz Erimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ufuk
- Tediye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödeme
- Posa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artık, Tortu, Çökelti
- Arı Peteği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kovan
- Beyaban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çöl
- Yüklük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yük
- Alan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meydan, Saha, Düz, Kayran, Düzlük, Vadi, Yer
- Kaypak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönek, İtibarsız, Kaygan
- Salahiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetki
- Derhâl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
- İğfal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ele Salma, Yoldan Çıkartma, Aldatma, Ayartma, Kandırma, Baştan Çıkarma
- Demet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağ, Çiçek Bağlamı, Deste, Huzme, Lifli Kordon, Kelep, Kalın Kaytan
- Emsalsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşsiz, Benzersiz, Tek
- Saltanat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sultanlık, Kağanlık, Bolluk, Şatafatlılık, Varsıllık
- Kakırdamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurumak, Ölmek
- Daylak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü