Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Alkol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İspirto
- Ölçü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyut, Çap, Değer, Ebat, İtibar, Miktar, Mikyas, Miyar, Ölçüt, Tartı, Vezin
- Artık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daha Çok, Fazla, Kalan, Gayrı
- Muazzam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koskoca, Görkemli, Güçlü, Önemli, Koca
- Acı Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acılaşmak
- Gam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keder, Çile, Gam, Hüzün, Kasvet, Kaygı, Tasa, Teessür, Üzüntü
- Vurulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevdalanmak
- Utangaçlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahcubiyet
- İntibah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyanış
- Havza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölge, Mıntıka, Tekne
- Tutsaklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esaret
- Çöz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağırsak
- Piçin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maymun
- Takdiriilahî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazgı
- Şalter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anahtar, Gişe, Çevirgeç
- Konferans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma
- Savunma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müdafaa, Defans
- Konferansçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hatip
- Merhametsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vicdansız, Acımasız, Gâvur, Kalpsiz, Katı, Gaddar
- Tatbik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ameliye, Pratik, Yerine Getirme, Kullanma, Karşılaştırma, Uygulama
- Arzulamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstek Duymak, Özlemek, İstemek
- Kondüktör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beletçi
- Hangi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ne
- Sık Sık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Az Aralıkla, Sık Olarak, Sıkça, Tez Tez
- Akıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek
- Siper kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korunak, Dulda, Kuytu, Senger, Yağmur, Korunmalık
- Kalem Erbabı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazar
- Yaygın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geniş
- Hali kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Issız, Tenha
- Selbetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapmak
- İstihkak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hak, Hak Etme
- Darı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mısır
- Rızık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azık, Ruzi, Yiyecek
- Tunç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bronz
- Müsteşar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakan Yardımcısı, Yönetken
- Nezd kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yan, Kat
- Yılın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dehşet
- Ayak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bacak, Basamak, Kıç
- Konfirme Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak
- Bidat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyduruk
- İntegral kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümlev
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü