Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Utangalk ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Gaile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Dert, Üzüntü, Kaygı, Keder, Yük
- Kavlıç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fıtık
- Çaba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ceht, Gayret, Hız, Sürekli Çalışma
- Palamarcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yomacı
- Sabık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçen, Eski, Evvelki, Kabakki, Önceki
- Nazara Çattırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vurgulamak
- İnikâs Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yankılanmak, Yansımak
- Hırsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğru, Harami, Oğru
- Kişi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Can, Er, Erkek, Eş, İnsan, İsim, Koca, Nefer, Nüfus, Şahıs, Şahsiyet, Zat, Kimse
- Koordinat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerlem
- Bilisizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisizlik
- Üs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Esas, Kök, Temel, Özek, Dayanak
- Ayrıntılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Mufassal, Uzun
- Nale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnilti, İnleme
- Mebus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Milletvekili, Saylav
- Havlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Silgi
- Yavaşlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tavsamak
- Kepenk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pencere Kapağı
- Olgu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vaka, Vakıa
- Yapışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarılmak, Sataşmak, Tutmak, Musallat Olmak
- Tek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bir, Biricik, Birlik, Hiç, Hiçbir, Salt, Sessiz, Tekil, Tenha, Uslu, Vahit, Yegâne, Yalnız, Yalnızca, Sadece
- Piştov kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabanca
- Smaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küt
- Berkitme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takviye
- Neşeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevinçli, Şad, Şen
- Ajur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Antika
- Dilcek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçük Dil
- Harami kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşkıya, Haydut, Hırsız, Kuldur, Yolkesen
- Ayaklanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıyam Etmek, Kalkışmak, Başkaldırmak, İsyan Etmek
- Kaymakamlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlçe
- Yapılanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluşmak
- Abaküs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayı Boncuğu, Çörkü, Mihsap
- Hastalıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayrılıklı, Çürük, Marazi, Yarım, İğcil, Mariz
- Tırı Vırı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Boş, Değersiz
- Yük Odası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüklük
- Düztaban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğursuz
- Tuf Tuf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yuhalamak
- Müselsel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ardışık
- Karıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, Deşelemek, Deşmek, Dokunmak, Harmanlamak, İncelemek, Karmak, Katmak, Kurcalamak, Oynamak
- Lağ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alay
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü