Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Âdet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelenek, Töre, Görenek, Alışkı
- Git kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yallah
- Selvi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Servi
- Zillet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçalma, Aşağılık
- Kutup Yıldızı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demir Kazık
- İfsat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kargaşalık
- Turizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezim, Gezginlik
- Vicahen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüzüne Karşı, Yüzlemece
- Cılk Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak
- Ustalıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usturuplu
- Sufi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutasavvıf
- Danışık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muvazaa
- Şayeste kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygun
- Haydut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşkıya, Harami, Kuldur, Şaki, Kır Hırsızı, Yol Kesici
- Muhtaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoksul, Fakir, Gereksinimli, Eksikli
- Kapitülasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıcalık
- Mülemma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alaca, Karma
- İstihlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüketim
- Fikrinden Taşınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Caymak
- Randımanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verimli
- Kükürt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kibrit
- Reel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerçel, Gerçek
- Alt Bölüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrım
- Zayiat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zarar, Ziyan, Kayıplar, Yitikler
- Kail Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnanmak
- Ayrımlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişik, Farklı
- Mesut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutlu, Ongun, Saadetli, Berhudar, Bahtiyar
- Porsiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kişilik
- Bir Hoş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Garip
- Esirlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutsaklık, Esaret
- Yakışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşmek, Gitmek, Kaldırmak, Yaraşmak
- Nekbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşkünlük, Talihsizlik
- Sürücü Belgesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ehliyet
- Tayyarecilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uçmanlık
- Evecen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aceleci, Evegen
- Vahamet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırlık, Korkulacak Durum
- Nedret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azlık, Seyreklik
- Elçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyükelçi, Delege, Dünür, Görücü, Peygamber, Sefir, Yalvaç, Resul
- Tutmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağrımak, Alıkoymak, Avlamak, Bağlamak, Başlamak, Beğenmek, Benimsemek, Bürümek, Girişmek, İzlemek, Kalmak, Kaplamak, Kapmak, Kavramak, Kullanmak, Müdafaa Etmek, Saklamak, Sarmak, Saymak, Sunmak, Taraftar Olmak, Tutuklamak, Uğramak, Ulaşmak, Varmak, Yakalamak, Yapışmak, Yapmak, Yenmek, Yönelmek, Zapt Etmek
- İşveren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Patron
- Yangılanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İltihaplanmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü