Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Şekersiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sade
- Berenarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biraz, Oldukça
- Maden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esrar, Metal, Mineral, Mızrap, Uyuşturucu
- Orojeni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağoluş
- Yancık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cep, Kese, Cüzdan
- Peşkir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havlu, Peçete
- Zikrolunan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mezkûr
- Karine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belgi, Belirti, İpucu
- Saymaca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtibari
- Farzımuhal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olmayacak Şey Ama Tutalım Ki
- Doğaüstü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabiatüstü
- Sakatlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sökelmek
- Hayran Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşmak, Duygulanmak
- Rakam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayı, Miktar, Nicelik
- Ağızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huni
- İçi Geniş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahat
- Tesadüf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rastlamak, Rastlaşmak
- Kotasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değer
- Yeğnik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hafif
- İrade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsteme, Buyruk, Dilek, İstek, Buyrultu, İstem, İstenç
- Apriori kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önsel
- İmalathane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapımevi, Üretimevi
- Ulvi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semavi, Yüce
- Yuvak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Silindir
- Gözlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, Beklemek, Gözetlemek, İncelemek, İzlemek, Kollamak, Korumak, Müşahede Etmek, Tarassut Etmek, İntizar Etmek
- Dirilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlanmak, İyileşmek
- Şebnem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çiy
- Dâm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuzak
- Anlamca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mealen
- Kıskançlık Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıskanmak
- Dercetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Toplamak
- Kanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanaat
- Pınar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulak, Çeşme, Kaynak, Memba
- Çat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavşak, Köşe Başı, Dar Vadi, Dağ Geçidi
- İntikal Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Gelmek, Kavramak
- Agu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zehir
- Arı Teknesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kovan
- Şehirleşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kentleşme
- Ömre Bedel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değerli, Güzel
- Üstüne Almak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüklemek
- Hayır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lütuf, İyilik, Fayda, Yarar, Sevap, İyi, Yardım; Yok, Öyle Değil, Olmaz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü