Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
İrin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cerahat
- Jeolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yer Bilimci
- Kabul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerinde Görme; Katına Alma; Razı Olma
- Offline kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevrimdışı
- Anne Baba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ebeveyn
- Yerginlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rezalet
- Pingpong kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Masa Topu
- Hakir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Keyfiyetsiz, Hor, Adi, Aşağı Görülen, Saygı Değmez, Yalımsız
- Nazenin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Narin, İnce
- Muharrir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazar, Yazman
- Bütünleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkmal, Tamamlama
- Muhavere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma
- Fukaralık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoksulluk, Güçsüzlük
- Iralamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karakterize Etmek
- Kuruyasıca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötü
- Hezimet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozgun, Darmadağın Olma, Tarumar Olma, Yenilgi
- Elbisesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak
- Güzaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Anlamsız, Beyhude
- Göçmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çökmek, Oturmak, Ölmek, Taşınmak, Yıkılmak
- Kavun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yemiş
- Haksever kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğrucu
- Yürüteç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örümcek
- Maç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaşma
- İvaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılık, Ödün, Taviz
- Dikici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çiftçi
- Köpek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İt
- Taayyün Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek
- Seyyanen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşit Olarak, Eşitçe
- Keser kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kerki
- Sahtecilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahtekârlık
- Gösterişsizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevazu
- Dâhice kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ökelice
- Muhteva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç, İçerik, Mazmun, Kapsam, Öz
- Temayüz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sivrilmek
- Uzatılmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzantı
- Açgöz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açgözlü, Haris, İhtiraslı, Tamahkâr
- Kuyudat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayıtlar
- Zalim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zulmeden, Acımasız, Gaddar, Cellât, Katı, Kıyıcı
- Düyun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Borçlar
- Mukarenet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygunluk
- Tüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Hamı, Hepsi, Kül, Tam, Tamam, Tümsek, Topu
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü