Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Evre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Basamak, Merhale, Mertebe, Safha, Faz
- Asıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerçek, Kök, Öz Kendisi, Kaynak, Köken, Çıkak, Gerçeklik, Doğruluk, En Çok, Başlıca, Ana, Cevher, Cins, Esas, Hakikat, Hamur, Mahiyet, Nesep, Özgün, Soy, Temel, Üs
- Kucaklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşatmak, Sarılmak, Sarmak
- Gökçül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semavi, Mavice, Mavimsi
- Alem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayrak, Sancak
- Kökenli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asıllı
- Haşarat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Böcekler
- Çabuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tez, Acele, Hızlı, Süratli, Aceleci
- Kovan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arı Peteği, Arı Teknesi, Yayık
- Lağvedilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaldırılmak; Geçersiz Kılınmak, Feshedilmek
- Cesaretlendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüreklendirmek
- Mucrim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçlu
- Bir Numara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birinci, Tek
- Toprak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arazi, Kara, Ülke, Zemin, Bölge, Tarla
- Muvazi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paralel
- Şiddet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sertlik, Yeğinlik, Hız, Hüküm, Kuvvet
- Örtük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapalı, Örtülü
- Temeyyüz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sivrilmek
- Pompalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Körüklemek
- Aracısız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direkt, Doğrudan
- Hasır Otu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saz
- Kabul Töreni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Resepsiyon
- Pata kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berabere Kalma
- Cefengiyat Söylemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zırvalamak
- Pürçek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvrılmış, Zülüf, Saç Lülesi, Püskül
- Dejenere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soysuz, Yoz, Bozulmuş
- Yavşak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bit yavrusu, Sirke, Geveze, Yılışık Kimse
- Kovuşturma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soruşturma, Araştırma, Takibat, İstintak, Takip
- Mahcup Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekşimek, Morarmak, Şişmek, Utanmak
- İcabet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyma, Kabul Etme, Razılık, Varma, Razı Olma
- İhtiyar Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşlanmak
- Moksa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakı
- Kızılkuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğan
- Namahrem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı El, Yabancı
- Hışıldamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haşırdamak
- Tanıma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşhis
- Muhik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğru
- Kriminal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçsal
- Telesmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acele Etmek, Aşıkmak
- Sevk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönderme, Güdüm, İleri Sürme, Götürme
- İhracatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dış satımcı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü