Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
akrak ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Terakki Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlerlemek
- Mağşuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışık
- Monogami kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekeşlilik
- Dilimlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilmek
- Mufassal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıntılı
- Münfesih Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağılmak
- Sayaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saat, Muaddit
- Sinyal Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korna Çalmak
- Gayrı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artık, Bundan Böyle, Başka, Diğer, Gayri
- Bohem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önemsemez, Aldırışsız, Tasasız, Derbeder
- Soluklanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinlenmek
- Nakliyat Değişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktarma Yapmak
- Hayat Arkadaşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş
- İnanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kani
- Vıcık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yumuşamış
- Payanda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayak, Destek
- Gayet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pek, Çok, Pek Çok
- Gizlilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahremiyet
- Çarkıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Eski, Sakat
- Tenkit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eleştirme, Eleştiri, Noktalama
- Tün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gece
- Söküotu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tavşancılotu
- Adese kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mercek
- Dantelli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyalı
- Dinelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikelmek
- Savulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzaklaşmak, Yana Çekilmek
- Zühul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hata, Unutma, Yanılma, Atlama, Yanıltı
- Ukmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Düşünmek, Paykamak
- Çile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eza, Cefa, Azap, Zahmet, Bela, Dert, Gam, Kelep, Sıkıntı
- Vesile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neden, Fırsat, Tav, Anahtar, Bahane, Münasebet, Sebep
- Biabır Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak
- Minkab kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Burgu
- Sonradan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilahare
- Işıltılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işıl Işıl, Işıldak
- Gebe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğaz, Hamile, İki Canlı, Yüklü, Aylı
- Hoşsohbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şakacı
- Basamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Evre, Kerte, Derece, Ayak, Gömlek, Hane, Kademe, Merhale, Pilleken
- Heterojen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrışık, Ayrı Cinsten
- Erek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amaç, Gaye, Hedef, Maksat, Murat
- Lökosit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akyuvar
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü