Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yürek Darlığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Üzüntü
- Zayi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayıp, Yitik, Boş, Yararsız
- Dözümlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı
- Sulh Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzlaşmak
- Görece kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağıl, İzafi
- Tatil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinlence, Ara, Dem Alış, Grev, İstirahat, Boşuklama, Kapama
- Simge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayrak, Remiz, Rumuz, Sembol, Timsal
- Camış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Manda
- Bitmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamam
- Sölpümek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pörsümek
- Allah'a Ismarladık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoşça Kal, Hüdahafız, Selamat Kalın
- Koku Alma Organı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Burun
- Şart Şurt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kural
- Dızman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şişman, İri yarı
- Çözmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halletmek, Kurtarmak, Açmak, Yeçmek
- Okutman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muallim
- Bilge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgili, Olgun, Hakim
- Jimnastik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İdman, Kültürfizik, Beden Eğitimi
- Susama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hararet
- Şeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Altı
- Arketip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkörnek
- Galiba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtimal Ki, Olabilir Ki, Görünüşe Göre, Anlaşılan, Kuvvetle Sanılır Ki
- İtiyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışkanlık, Huy
- Çökük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göçük
- Maktu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesik, Kesin
- Muaddel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişik
- Güvence kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Garanti, Teminat, İnanca
- Oy Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rey Vermek, Ses Vermek
- Üstünlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Galebe
- Trajedi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Facia, Ağlatı
- Paylaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benimsemek, Kırışmak, Onaylamak, Üleşmek, Taksim Etmek, Bölüşmek
- İnhiraf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sapmak
- Araştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sormak, Soruşturmak, İncelemek, Tefahhus Etmek, Tetebbu Etmek, Çalışmak, Aramak, Deşelemek, Eşmek, Gözlemek, Karıştırmak, Kaşımak, Sormak
- Tezayüt Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çoğalmak
- Mecelle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kitap
- Çehre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüz, Sima, Görünüş, Kimlik, Suret, Somurtkanlık
- Uzantı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzatılmış
- Kitabe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazıt
- Şaşkaloz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşı, Şaşkın
- Tentene kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dantelâ, Dantel
- Kamyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yük Makinası
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü