Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yanında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte
- Zer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Altın, Yaldız
- Gün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağ, Devir, Gündüz, Güneş, Sıra, Tarih, Zaman
- Kanyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dar Ve Dolambaçlı Boğaz, Kapuz
- Maskaraya Koymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenmek
- Mecburi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorunlu
- Kaideli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurallı
- Yatıştırıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatıştıran, Sakinleştiren, Müsekkin, Trankilizan
- Köndelen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanlama
- Rağbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arzu, İlgi, İstek, İtibar, Beğeni, Beğenme
- Savunu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savunma
- Töhmet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçlama, Kabahat
- İmansızca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnançsızca, Acımasızca
- Pratik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşlevsel, Kullanışlı, Tatbikî, Teamül, Uygulamalı, Ameliye, Tatbik
- Kolektivizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaklaşacılık
- Öncelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takaddüm; Pey Akçası
- Güçsüzlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zafiyet
- Türban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başörtü
- Ayrık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstesna
- İfşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklama, Yayma, Ortaya Dökme, Dile Verme
- Çetince kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çetin
- Mühür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damga, Kaşe, Metal
- Layık Görmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tenezzül Etmek
- Abadanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmar, Kent, Mesken, Şehir, Şenlik
- Boşlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhmal
- Kavzamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkı Tutmak, Kavramak, Korumak, Muhafaza Etmek, Tanzim Etmek
- Nakisa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kusur
- Önerme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teklif
- Yetinme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İdare, İktifa, Kanaat
- Abone kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürdürümcü
- İrade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsteme, Buyruk, Dilek, İstek, Buyrultu, İstem, İstenç
- Süratle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hızla, Çabucak
- Edip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazar, Edepli, Terbiyeli, Çelebi
- Aygın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitkin
- Pılı Pırtı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski Eşya, Eşya
- Hilat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaftan
- İntikal Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Gelmek, Kavramak
- Zevküsefa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlence
- Problemli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sorunlu
- Ilımlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtidalli, Mutedil, Orta, Ölçülü, Temkinli, Veznin
- Lahana Sarması kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarma
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü