Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yönder kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mürşit
- Homurtu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mırıltı
- Mercek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lens
- Tesit Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutlamak
- Kuşatma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abluka
- Meşk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Egzersiz
- Yanlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çepine, Eğrisine, Köndelen, Yanlamasına
- Koşuşturmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşmak
- Çaput kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bez, Cındır, Eski, Paçavra
- Frikik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serbest Vuruş
- Vehleten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
- Asar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapıtlar, Yapılar, Eserler
- Dayanabilen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı
- Sakit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Susmuş, Müsterih, Sessiz, Sütliman
- Pide kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yufka, Yassı Ekmek
- Vaktaki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ne Zaman Ki
- Hercümerç Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karıştırmak
- Tarz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçim, Usul, Yoldam, Ezgi, Hava, Merkez, Minval, Soluk, Suret, Şekil, Tempo, Tür, Vadi, Yol, Stil, Konsept
- Kulübe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatanak, Köşk
- Bisturi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neşter
- Kelimesi Kelimesine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıpkı
- Sasıma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tefessüh
- Oyalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldanmak, Avunmak, Beklemek, Eğlenmek, Sallanmak
- Çekinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gocunmak, Kaçınmak, Korku, Saygı, Utanmak, Ürkmek, Cesareti Olmamak, Kendine Çekmek
- Gedik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmtiyaz, Kertik, Yara, Büyük Çentik, Rahne, Çatlak, Aralık, Kusur, Bırakı
- Fikrisabit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saplantı
- Fesih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozma
- Fecaat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Facia, Musibet
- Gündizme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dallık, Takvim
- Külüstür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski
- Acı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzüntü, Izdırap, Istırap, Keder, Ağır, Ağrı, Ateş, Azar, Çığlık, Dağ, Dokunaklı, Elem, Eziyetli, Felaketli, Göbüt, Kaba, Keskin, Kırıcı, Kötü, Kubat, Meşakkatli, Yara, Zehir, Zehirli
- Palmiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Latanya
- Neden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İllet, Münasebet, Ne, Ne İçin, Niçin, Niye, Sebep
- Herze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abuk Sabuk, Anlamsız, Saçma, Saçma Söz, Zevzeklik
- Tariz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sataşmak
- Bitmeyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuz, Tükenmez
- Düşünür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Filozof, Mütefekkir
- Piyasa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortalık, Pazar, Çarşı Fiyatı
- Çevirmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tercüman, Dilmaç, Mütercim
- Mecaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişmece
- Çandır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışık, Melez, Yaban
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü