Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Tıraş Bıçağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Jilet
- Dünya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerküre, Yer Yuvarlağı, Âlem, Camia, Cihan, Çevre, Devran, Dış, Diyar, Herkes, Kâinat, Küre, Ortam, Yer, Yeryüzü, Zemin, El Gün, Acun, Evren
- Bun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Bunluk
- Ar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utanma, Utanç
- Cüretkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atak, Yürekli
- Muteber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değerli, Geçerli, Güvenilir, Saygın, Yalımlı, İnanılır
- Ölçümlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uslamlamak, Muhakeme Etmek; Takdir Etmek
- Abdarlılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İfadelilik, Manalılık, Tesirlilik
- Kahpe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönek, Fahişe
- Duşaklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kösteklemek
- Buruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büklüm, Diş Kamaştırıcı, Tosun, Fazla Kekre, Tadı Kekre Olan
- Verecek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Borç
- Mini kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçük, Ufak
- Sırada kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tam
- Barış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sulh, Hazar, Müsalaha, Barışmak
- Kazık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direk, Sopa
- Anmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hatırlamak, Zikretmek
- Kepaze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Gülünç, Rezil, Utanmaz, Değersiz
- Kinli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kindar
- Yaşantı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayat, Hayat Tarzı
- Üzeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üst, Beden, Boyun, Giysi, Kimlik, Satıh, Varlık, Vücut, Yüz, Yüzey
- Söz Gelimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mesela, Meselen, Söz Gelişi
- Memba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak, Pınar
- Kils kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kireçtaşı
- İletilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak
- Karışık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzensiz, Bozuk, Bulaşık, Çapraşık, Dağınık, Girift, Jülide, Karanlık, Karma, Katışık, Kompleks, Melez, Muğlak, Pis
- Eren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aziz, Ermiş, Evliya, Veli
- Sitayiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Övme, Övüş
- Aşağılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adi, Alçak, Bayağı, Pespaye, Rezil, Süfli, Değersiz
- Hazin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzücü, Acıklı, Elim, Dokunaklı, Okunaklı, Hüzünlü
- Marifetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usta
- İsyan Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayaklanmak, Başkaldırmak
- Alesta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harekete Hazır, Tetikte
- Muvakkat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti, Geçici, Muvakkati, Örel, Geçeğen
- Kadağan Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Menetmek, Yasaklamak
- Icığı Cıcığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hepsi
- İzhar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklamak, Göstermek
- Işılak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parıltı
- Yılgı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korku, Dehşet
- Pişik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göcen, Kedi
- Değişken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oynak, Kararsız, Değişici, Mütehavvil
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü