Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Tüketilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gitmek
- Sevme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teveccüh
- Rahle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayak, Destek, Küçük Masa
- Şoförlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürmenlik, Sürücülük
- Yağdırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlamak, Savurmak, Söylemek, Vermek
- Sessiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgun, Sakin, Sakit, Samit, Suskun, Tek, Ünsüz, Yumuşak
- Sağır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ker
- Kazançlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyi
- Ayrı Ayrı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişik
- Düzeltmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onarmak, Toplamak, Yapmak
- Muştu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müjde
- Gelişememek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küsmek
- Siyahî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zenci
- Yolculuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyahat, Gezi, Sefer, Yol
- Benzeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aynı, Benzer, Eş, Tıpkı
- Kertme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çentik
- İhtiyarlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kocamak, Yaşlanmak
- Gönül Borcu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Minnet, Şükran
- Küşüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygı, Kuşku
- Paradoks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelişki, Karşıtlam
- İltihaplanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yangılanmak, İrinlenmek
- Çömmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çömelmek
- Belet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bildik
- Pirelenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huylanmak, Kuşkulanmak, Tasalanmak, İşkillenmek, Şüphelenmek
- Pislik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kir, Dışkı, Kötü, Necaset
- Onum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurtuluş, Felah
- Boş Söylemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zırva
- Perişan Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haklamak, Kahretmek, Yemek
- Tasni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suni, Uydurma, Yapma
- Zampara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avratbaz, Keskin, Kadıncıl, Keskin, Zendost, Hovarda, Çapkın
- Genç Erkek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çocuk
- Baba Yarısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amca
- Zavallı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçare, Âciz, Fakir, Fukara, Gariban, Garip, Miskin, Perişan, Acı Çeken, Mutsuz, Eksin
- Sümkürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fınkırmak
- Muttali kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Agâh, Haberdar
- Behre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hisse, Nasip, Pay
- Yumuşaklaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yumuşamak
- Kıtlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İncitmek, Isırmak
- Belge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vesika, Delil, Doküman, Senet
- Keke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kekeme, Pepe
- Eprimek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnhilal Etmek; Bozulmak; Yumuşamak; Erimek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü