Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Tövbekâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tövbeli
- Prediksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kehanet
- Kısacası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasılı, Velhasıl
- Tümce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cümle
- Bakış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazar, Göz
- Tanıtmalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarife
- Tahkim Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berkitmek
- Senet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belgit, Belge, Evrak, Vesika
- Başkomutan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkumandan, Serdar, Başbuğ
- Çoban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürücü
- Meyyal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğilgen, Eğilim, Eğilmiş, Meyilli
- Çehre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüz, Sima, Görünüş, Kimlik, Suret, Somurtkanlık
- Suiniyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötü Niyet, Kötü Yasan
- Kıvrım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrım, Büklüm, Dönemeç, Lüle
- Ödenti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aidat
- Değişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekişmek, Değiştirmek, Dönmek, Mübadele Etmek, Yürümek, Tahavvül Etmek, Tebeddül Etmek
- Kanaatlendirici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tatminkâr
- Akılcılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usçuluk
- Maske kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peçe
- Gezmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyran Etmek, Dolaşmak, Başvurmak, Bulunmak, Dolanmak, Gitmek, Görmek, Yürümek
- Doktor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabip, Hekim, Sağaltman, Sagan
- Vetire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süreç
- Telafi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılama, Giderme
- Ahlaksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sefil, İffetsiz, Namussuz, Düşkün, Soysuz
- Esinlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlham Almak
- Taşıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araç, Vasıta
- Konkre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Somut
- Alan Talan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karmakarışık
- Sufi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutasavvıf
- Yitirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaybetmek, Kaybolmak
- Kör Körane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Kapalı
- Kıvançla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Memnuniyetle
- Sağ Salim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağ Selamet
- Ziyadesiyle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fazlasıyla
- Tekörnek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekbiçim, Yeknesak, Standart, Muttarit
- Niçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaç
- Batmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğulmak, Gömülmek, Dalmak, İflas Etmek, Çökmek, Kaybolmak, Dokunmak, Gark Olmak, İncitmek, Kirlenmek, Sançmak, Yemek, Yok Olmak
- Naaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ceset, Cenaze
- Sağ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esen, Sağlam, Katıksız, Canlı
- Maymun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taklitçi
- Gücük Ay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şubat
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü