Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sualtı Kayık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denizaltı
- Heveslendirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özendirme
- Taban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aya, Dip, Döşeme, Kaide, Oturak, Ökçe, Temel, Yaradılıştan, Zemin, Alt
- Hop kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayan
- Sohbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma, Söyleşi, Yarenlik
- Tom kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kubbe
- Otamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedavi Etmek
- Aşınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıpranmak, İncelmek, Eskimek, Yenmek
- Duyarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hassasiyet
- Batarya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pil
- Gaseyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç Bulantısı, Kusma
- Yanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutuşmak, Çabalamak, Parıldamak, Parlamak, Çok İstemek, Çabalamak, Çok Üzülmek, Çok Sevmek
- Yetişmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olgun, Yetişkin
- Yırtıkça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli, Girişken, Hafifmeşrep, Oynak
- Ziyaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Yatır, Türbe, Görme, Göret, Görüş
- O An kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derken
- Laşe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Leş, Öleş
- Tenasül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üreme
- Demir Kazık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutup Yıldızı
- Teşkilatsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örgütsüz
- Firez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekin
- Jenosit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soykırım
- İthal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alım
- Abdüktör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzaklaştırıcı
- Telekinezi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzdevim
- Çekyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanepe
- Gözyaşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaş
- Anahtarcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çilingir
- Nebülöz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulutsu
- Tasarlayarak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taammüden
- Gülük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hindi
- Tebdil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değiştirme, Kılık
- Heccav kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yergici
- İaşe Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beslemek
- Saloz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salak
- Kâğıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pusula, Tezkere
- Abadanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmar, Kent, Mesken, Şehir, Şenlik
- Başmal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sermaye
- Ehemmiyetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önemsiz
- Araç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alet, Anahtar, Kayıt, Taşıt, Vasıta
- Dâhilen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçten
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü