Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sinek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cibin
- Katışıksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arı, Halis, Has, Saf, Som
- Nitrik Asit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kezzap
- Kaybedilmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yitik
- Etimoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kökenbilim
- Hassa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasiyet, Özellik
- Sakinlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakinleşmek
- Yemekhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşevi
- Bakmamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terk Etmek
- Yanlışlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cürüm, Hata
- Bina Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayamak, Kurmak, Yapmak
- Yangılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mültehip
- Öbek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deste, Grup, Küme, Yığın, Takım
- Dokunaklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hüzünlü, Üzücü, Etkili, Acı, Acıklı, Ağır, Hazin, Müessir, Tesirli, Yanık
- Net kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık Seçik
- Muhasara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abluka, Kuşatma, Sarma, Çevirme
- Bilaistisna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmaksızın, Ayrımsız
- Espas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aralık
- Soylular kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zadegân
- Uygarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Medeniyet
- Batar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zatürre
- Mütemmim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümleç
- Kurtarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitmek, Halas Etmek, İdare Etmek, Tüketmek
- Pufla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabarık, Yumuşak, Kaba
- Bildirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haber Vermek, Anlatma, İfade, Bilgi Vermek, Anlatmak, İfade Etmek, Aktarmak, Beyan Etmek, Getirmek, Lütfetmek, Vermek, Yayımlamak
- Çepeçevre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etrafını Alarak, Yüzük Kaşı, Fırdolayı
- Fahişehane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kerhane
- Sâri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşıcı, Geçici
- Organize Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örgütlemek
- Pişman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nadim, Yeringen, Üzülen
- İkirciklenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşkillenmek, Kuşkulanmak
- Mir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amir, Baş, Bey, Emir, Başkan
- Züğürt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parasız, Kembağal, Hasta, Pulsuz, Yoksul
- Tamamlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümleç
- Tuğ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sorguç
- Kuraştırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurgu
- Kermen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hisar, Kale
- Dinlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstirahat Etmek, Önemsenmek, Sözü Geçer Olmak, Dincelmek
- Periyodik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devrî, Süreli, Dönemsel, Süreli Yayın
- İstavroz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haç
- Peçete kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peşkir
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü