Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Seyyar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezer, Gezici, Gezgin, Portatif
- Çevirgeç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anahtar
- Işıltılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işıl Işıl, Işıldak
- Bu Arada kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beraber
- Okşamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benzemek, Sevmek, Sıvamak, Sıvazlamak, Dövmek, Övmek
- Fay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırık
- Dip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arka, Derin, Kıç, Kök, Taban
- Vuruşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpışmak, Savaşmak, Dövüşmek
- Çatal Yürekli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cesur, Korkusuz
- Bağışıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muafiyet
- Bonjur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Günaydın
- İnikat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma
- Provoke Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtmak
- Hoppa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hafif, Havai, Delişmen, Serbest, Koket
- Teoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinbilim
- Göktaşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asteroit
- Gocuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kürk
- Ruhsat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzin, Müsaade
- Püskürtmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkmak
- Veraset kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalıtım, İrsiyet
- Islaklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nem, Rutubet
- Vuru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vuruş
- Yürek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalp, Cesaret, Ciğer, Dil, Gönül, İç, İçeri, Karın, Kupa, Mide, Sadır, Sine
- Yönelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönmek, Gelmek, Tutmak, Teveccüh
- Berkitmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlamlaştırmak, Tahkim Etmek, Takviye Etmek, Raptetmek
- Böğürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğürmek
- Akustik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yankılanım, Yankılanış, Yankıbilim
- Bellek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hafıza, Dağarcık, Akıl, Zihin, Yaddaş, Kafa
- Aynı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Benzer, Özdeş, Tıpkı, Özdeşi, Eşiti, Bir, Nüsha
- Keloğlan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hindi
- Yiğitçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yiğit, Yüreklilikle
- Sevme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teveccüh
- Kânunuevvel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aralık
- Yara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Cerahat, Dert, Üzüntü, Gedik, Yarık, Delik, Zede
- Akan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cari
- Kasıtlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsteyerek, Bilerek
- Bilinçli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şuurlu
- Tıkır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Para
- Pirüpak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tertemiz, Lekesiz
- Kısaboy kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bodur
- Serüven kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Macera, Sergüzeşt
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü