Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Polat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelik
- İdrak Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Algılamak, Anlamak, Erişmek, Kavramak, Ulaşmak
- Benzeyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakın
- İştahlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstekli
- Kendir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kenevir
- Kesmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hiza
- Hayatağacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soyağacı
- Kumlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kumsal
- Sabitleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tespit
- Yadırganan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acayip
- Derecesinde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadar
- Genlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bolluk, Refah
- Örneksemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıyaslamak
- Uyarma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtar, İkaz, İrşat, Tembih
- Nüfuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkinlik, Sinme, Fer, Kuvvet, (İçine) Geçme, Sözü Geçme, Erk, Güç
- Bilindik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Malum, Bilinen
- Erzan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ucuz
- Çenesi Düşük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşboğaz, Geveze
- Parçalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Didinmek, Sınmak
- Turunçgiller kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Narenciye
- Temelden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kökten
- Ortam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âlem, Ara, Dünya, Hava, Kucak, Muhit, Vasat, Zemin
- Körüklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtmak, Pompalamak, Tahrik Etmek, Teşvik Etmek
- Sakınmadan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pervasız
- Klasman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küme, Tasnif, Bölük, Bölümleme, Sınıflama
- Şakramak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şakımak
- Maruzat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diyecek, Arz
- Pudra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kirşan
- Kelem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lahana
- Tediye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödeme
- Hırslandırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızdırmak
- Sıfat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ön Ad, San, Bet, Keyfiyet, Yüz, Kılık
- Pürüzsüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düz, Kusursuz
- Tenhalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Issızlık
- Şura kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konsey
- Ön Yargı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peşin Hüküm
- Sevmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönül Vermek, Hoşlanmak; Okşamak
- Mücahit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Din Savaşçısı
- Lüzumlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerek, Gerekli, Lazım
- Sabık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçen, Eski, Evvelki, Kabakki, Önceki
- Sefahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlence, Uçarılık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü