Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Müsekkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatıştırıcı
- Övünç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fahir, İftihar, Kıvanç, Mübahat
- Tesviye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltme, Düzleme
- Ekin Sahası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çiftlik
- Şaki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haydut, Kuldur, Soygunçu
- Bozgunculuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ordu Bozanlık, Fesatçılık, Fitnecilik
- El Birliği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beraberlik, Birgelik, Dayanışma
- Bayat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kart
- Tagayyür Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişmek
- Tasrif Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek
- Güya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanki, Sözde
- Reis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkan, Lider, Kaptan
- Tartılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölçülü
- Cidden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerçekten, Hakikaten
- Evlilik Akdi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nikâh
- Araştırıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meraklı, Mütecessis
- Atış Bilimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Balistik
- İhtiyar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katlanmak
- Sıra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aralık, Dizi, Düzen, Gün, Hiza, Nöbet, Rabıta, Saf, Silsile
- Anons kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duyuru
- Sorutmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek
- Fürumaye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soysuz
- Sanayi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Endüstri, Uran
- Durum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pozisyon, Boyut, Gidiş, Hal, Hâl, Hatır, Hava, Hesap, Kalıp, Keyfiyet, Konum, Manzara, Mevki, Tavır, Vaziyet, Yağday, Yer, Davranış, Halütavır
- Üren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döl, Nesil
- Çerge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göçebe Çadırı, Otağ, Çadır
- Nümayiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri, Gösteriş
- Âşıktaşlık Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oynaşmak
- Duymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hissetmek, İşitmek, Sezmek, Taşımak, Tatmak, Yaşamak
- Bulanık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Donuk, Puslu, Dumanlı
- Blöf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkutma, Karakorku, Uydurma, Kuru Sıkı, Aldatıcı Tavır
- İzdivaç Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evlenmek
- Alüvyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lığ
- İşkence kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı Eziyet, Azap
- Dizi Film kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizi
- Pile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvrım
- Organizatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzenlemeci
- Rasyonalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usçu
- Kıyafet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giyim, Giysi, Elbise, Kılık
- Buhur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tütsü
- Kuyudat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayıtlar
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü