Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Müfettiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denetmen, Teftiş Eden, Denetçi, Bakman
- Rüşt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erginlik, Yetişkinlik
- Müstekreh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğrenç
- Taharetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cünüp
- Sekreterlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazmanlık
- Araştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sormak, Soruşturmak, İncelemek, Tefahhus Etmek, Tetebbu Etmek, Çalışmak, Aramak, Deşelemek, Eşmek, Gözlemek, Karıştırmak, Kaşımak, Sormak
- Cevelan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolaşma, Dolanma, Gezinme, Gezinti
- Mânia kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engel
- Kulübe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatanak, Köşk
- Koçmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kucaklamak
- Aşağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alt, Kötü, Adi, Bayağı, Hor, Süfli
- Sabi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçük Çocuk
- Arı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duru, Temiz, Saf, Katışıksız, Katkısız, Halis, Öz, Salt
- Tükenmeyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tükenmez
- Galeyan Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Coşmak, Kaynamak
- Başkonsolos kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyükelçi
- Tabaklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sepilemek
- Meyve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâr, Semere, Sonuç, Ürün, Yemiş
- Sömürü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstismar
- Alaimisema kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gökkuşağı, Alkım
- Kolluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Manşet; Polis Veya Jandarma, Zabıta
- Koşul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şart
- Donanımlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuvvetli
- Katlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bükmek
- Darp Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpmak
- Cepçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yankesici
- Isınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıcaklaşmak, Alışmak, Benimsemek
- Arketip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkörnek
- Mahalli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yöresel, Yerel, Lokal, Yerli
- Asırlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüzyıllık
- Tecrit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalıtım, Yalıtım, İzolasyon, Soyutlama, Tekitme, Ayırma
- Dallı Budaklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapraşık
- Maharet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetenek, Beceri, Beceriklilik, Ustalık, El Uzluğu, Uzluk
- Eroin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maden
- Güveyi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damat
- Doldurma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkame, İmla
- Sağlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahip Olmak, Bulmak, Çıkarmak, Elde Etmek, Getirmek, Hazırlamak, Kurmak, Temin Etmek, Uydurmak
- Ayakla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaya, Yayan
- Mat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Donuk, Soluk
- Bordro kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cetvel, Siyahe
- Mırıltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Homurtu
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü