Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Laden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürme, Rastık
- Kapitalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sermayedar
- Vazifesizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görevsizlik
- Tüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Hamı, Hepsi, Kül, Tam, Tamam, Tümsek, Topu
- Tamamiyle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümüyle
- Gocuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kürk
- Yönetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İdare Etmek, Tedvir Etmek, Çevirmek, Kullanmak
- Firak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrılık, Ayrılış
- Celâdet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yiğitlik, Bahadırlık, Kahramanlık
- Pasaklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kirli, Dağınık, Düzensiz, Çapaçul
- Bitaraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekimser, Yansız, Müstenkif, Kararsız, Tarafsız
- Çopra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Balık Kılçığı; Sık Çalılık
- Derecesinde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadar
- Çelişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtiraz Etmek, Zıt Olmak
- Yardım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muavenet, Katkı, Destek, Etki, Bağış, İane, Kömek, Himmet, Lütuf, Medet, Muzaheret
- Davetiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duyuru, Çağrılık
- Hemreylik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanışma
- Maruf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilinen, Belli, Meşhur
- Algılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derk Etmek
- Uhuvvet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kardeşlik
- Kozgalan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsyan, Başkaldırı
- Lekelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kirletmek, Suçlamak, Kötülemek
- Kulübe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatanak, Köşk
- Kanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldanmak, Doymak, Kani Olmak, Yetinmek, Yutmak, İktifa Etmek
- Tensik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek
- Ağlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanmak
- Baş eğme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyun Eğme, Baş eğim, İtaat, Teslimiyet
- Dinlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kulak Vermek, İşitmek, Söz Dinlemek, Uymak
- Yorumlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şerh, Tabir, Tefsir
- Atılgan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girişken, Korkusuz, Cüretkâr, Acar
- Orak Ayı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temmuz
- Tabiatsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsiz, Huysuz
- Doktor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabip, Hekim, Sağaltman, Sagan
- Dayanan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstenit
- Gurup kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batma, Batış
- Müştak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Türev
- Deminki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayakki
- Bitkinleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tükenmek
- Münkir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnkârcı, Yoksayımcı
- Kapik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köpek
- İptida kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlangıç, En Önce, İlk Önce, İlkin
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü