Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kırıtma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cilve, İşve
- İltihaplanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yangılanmak, İrinlenmek
- Belediye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uray, İcraiye Komitesi
- Yalçın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düz, Çıplak, Sarp, Dik, Kaygan
- Şüheda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şehitler
- Tıpkısının Aynısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıpatıp
- Büzdürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büzmek
- Pipet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamış
- Abapuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abalı
- İlham Almak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esinlenmek
- Bücür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ufak Tefek, Kısa Boylu, Bodur
- Kasap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hunhar
- İlmiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilimcilik
- Yayımcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Naşir, Tabi
- Nadim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pişman
- İş Bıraktırımı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lokavt
- Acemce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Farsça
- Şimal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuzey
- Tümleç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamamlık, Tümleyen Şey, Mütemmim
- Taraflar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etraf
- Egemen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hâkim, Hükmeden, Hükümran
- Bırakışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütareke Yapmak
- Fasit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Kötü
- Taşıma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nakil, Transfer
- Takoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kama
- Bienal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yılaşırı
- Abanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüklenmek, Çullanmak, Yaslanmak, Bastırmak, Dayanmak
- Ticaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tecim, Kâr
- Ser kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baş
- Soğukluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dargınlık, Meşrubat, Soğuk, İlgisizlik, Antipati
- Aracılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delalet, Tavassut, Vasıta
- Haya Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utanmak
- Sertleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katılaşmak, Kurumak
- Müebbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuz, Ömürlük, Yaşadıkça
- İsteklendirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşvik
- Azametli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli
- Tabanvay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayan
- Sahabet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koruma, Kayırma
- Öcük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Garez, Kin
- Satrap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vali
- Durum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pozisyon, Boyut, Gidiş, Hal, Hâl, Hatır, Hava, Hesap, Kalıp, Keyfiyet, Konum, Manzara, Mevki, Tavır, Vaziyet, Yağday, Yer, Davranış, Halütavır
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü