Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Konumluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevzi
- İfa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri Yapmak, Ödemek, Yapmak
- Görü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nezaret
- Sıhhi Tesisat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Su Döşemi
- Bokluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pislik
- Kaytak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalkavuk, Kuytu, Yağcı
- Paradoks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelişki, Karşıtlam
- Daim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devamlı, Sürekli, Ara Vermeden, Boyuna, Daima, Sonsuz
- Hararet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıcaklık, Coşkunluk, Isı, İsilik, Susuzluk
- Esasından kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temelinden, Başından, Kökünden
- Cumartesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şembe
- Hâllenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişmek
- Kızamık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızılca
- Seyirci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzleyici, Temaşabin, Temaşacı
- Kilitsiz Küreksiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık
- Güdüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevk, İdare
- Sürgü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayak, Sürme, Tırkaz, Yuvak, Loğ
- Libye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Börülce
- Konferans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma
- Kişisel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şahsi
- Yer Sıçanı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köstebek
- Âbi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benefşevi, Gök, Mavi
- Yansıca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekopraksi
- Masör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ovman
- Sponsor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Destekçi
- Kantarlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınamak
- Cellat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acımasız, Zalim
- Medlul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlam
- Şube kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büro, Dal, Kol, Bölüm
- Çiçek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gül
- Lanet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ters, Kötü, Kargış, Beddua, Kargıma, Berbat
- Şano kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahne
- Basamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Evre, Kerte, Derece, Ayak, Gömlek, Hane, Kademe, Merhale, Pilleken
- Sema kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gökyüzü, Gök
- Özgün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Orijinal, Otantik, Özünemahsus, Asıl
- Pısırık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutuk, Utangaç, Çekingen, Uyuşuk, Cesaretsiz, Beceriksiz
- Huluskâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalkavuk, İçten, Şakşakçı
- Ayırt Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fark Etmek, Tefrik Etmek, Temyiz Etmek, Karakterize Etmek, Tanımak
- İlköğretim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlköğrenim, İptidai Tahsil
- Anlayışlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zeki, Müdrik, Ferasetli, Ayık
- Zorlukla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güç
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü