Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski Ayakkabı
- Kadar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değin, Dek, Derece, Gibi, Aşamasında, Derecesinde, Ölçüsünde
- Din İşleri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diyanet
- Sürsalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstüne Yürümek, Hücum Etmek
- Talih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alın Yazısı, Baht, Devlet, Devran, Kader, Kısmet, Nasip, Sur, Şans, Uğur, Yıldız
- Çatı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bina, Dam, Kurgu
- Ebekuşağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gökkuşağı, Alkım, Eleğimsağma
- Tonga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Hile, Tuzak, Batur, Kahraman
- Kurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünmek, Hazırlamak, Sağlamak, Tasarlamak, Yapmak, Monte Etmek
- Hülya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuruntu, Hayal
- Şerik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortak
- Sınıflamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölümlemek, Gruplandırmak
- İmbik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damıtaç, Damıtıcı
- Müfredat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönerge, Birimler, Ayrıntılar
- Dinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitmek, Dayanmak, Durmak, Kesilmek
- Mücevherat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süs Eşyası, Cevahir
- Tıklatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıkıldatmak
- Ekmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çörek, Nan, Nanıaziz, Kazanç, İş, Ekim Yapmak, Serpmek, Savuşmak, Atlatmak, Aş, Dikmek, Yemek
- Azınlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekalliyet, Azlık, Ekalliyet
- Stres kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerginlik
- Münfesih Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağılmak
- Hacim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oylum, Cirim
- Basın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Matbuat
- Efsuncu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üfürükçü
- Malumatsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz
- İyileştirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnkılap, Islah, Tedavi
- Güvence kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Garanti, Teminat, İnanca
- Petrol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeryağı, Gaz Yağı
- Kıyamet Günü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıyamet
- Zayiat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zarar, Ziyan, Kayıplar, Yitikler
- Okur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kari
- Check-Up kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlık Taraması
- Tahta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahşap, Kara Tahta
- Kem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Eksik, Noksan, Fena
- Orospuluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fahişelik
- Bozmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakatlamak, Kırmak, Kötüleştirmek, Bozukluk Yapmak, Ufak Hâle Getirmek, Feshetmek, Hasat Toplamak, Becermek, Bırakmak, Bozdurmak, Haklamak, Yenmek, Yıkmak
- Tecavüzkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütecaviz, Saldırgan
- Sağ Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşamak
- Doruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zirve, Şahika
- Korkmama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yürek
- Çalgıç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tezene, Mızrap; Bahçe Süpürgesi, Çalkı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü