Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kayarto kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Melun
- Kelepçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilezik, El Kandalı
- Yanında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte
- Yeterlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ehliyet, Kifayet, Liyakat, Yeterlilik
- Kanamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Depreşmek
- Gitmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başvurmak, Buyurmak, Çalışmak, Çıkmak, Dayanmak, Değerlendirmek, Düşmek, Geçmek, Gezmek, İşlemek, Karşılamak, Ölmek, Saymak, Ulaşmak, Uzanmak, Varmak, Yakışmak, Yapmak, Yaraşmak, Yetişmek, Yetmek, Yürümek
- Kürsü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Sandalye
- İfade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlatım, Tabir, Deyiş
- Mümbit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitek, Verimli
- Belli Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tayin Etmek
- Yayla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Plato
- Kullanımda Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek
- Gidiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davranış, Durum, Ezgi, Hal Hareket, Seyir, Tempo, Tutum
- Ekin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kültür, Tahıl Tarlası, Hars
- Merkep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşek, Karakaçan
- Estağfurullah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aman Efendim, Rica Ederim, Öyle Söylemeyin, Utandırıyorsunuz Efendim
- Şırlağan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıntı
- Bezdirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bıktırmak, Usandırmak, Tüketmek
- Ari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak, Hür, Özgür
- Karamal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyükbaş (Hayvan)
- Kimisi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bazısı, Kimi
- Çöplük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mezbele
- Süvari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atlı, Eşkinci, Atlı Asker, Kaptan
- Tatlılıkla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tatlı
- Çakın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvılcım, Şimşek
- Mert kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Er, Erkek, Harbi, Yiğit, Sözünün Eri
- Aristokrat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soylu
- Tutukevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevkifhane, Dam, Tomruk, Hapishane, Cezaevi, Mapushane
- Sebzevatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Manav
- Şakketmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parçalamak, Yarmak
- Anne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aba, Ana, Kocakarı, Nene, Valide
- Uçmuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uçuk
- Araz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirti, İlinek, Bulgu, Semptom
- Nikbin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyimser
- Kayırıcılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İltimasçılık
- Yalın Kat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basit, Üstünkörü
- Hazım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sindirme, Sindirim
- Mahsuldarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Randıman, Verim
- Helezon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Helis, Kıvrımlı, Yılankavi
- Nüfus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahali, Kişi, Şenlik
- Haberleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mektuplaşmak, Telefonlaşmak, Muhabere Etmek, İletişmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü