Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Küspe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Posa
- Soğukluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dargınlık, Meşrubat, Soğuk, İlgisizlik, Antipati
- Uhuvvet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kardeşlik
- Ateşli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Coşkun, Hararetli
- İlçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaza, Nahiye, Kaymakamlık
- Dingin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgun, Sakin, Yorgun, Kımıldamayan, Mecalsiz
- Abırsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Edepsiz, Hayasız, Utanmaz
- Tacir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İş Adamı, Tüccar, Tecimen
- Küfran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nankörlük
- İstihkâmcılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstihkâm
- Yer Sıçanı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köstebek
- Münteşir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaygın
- İngin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engin, Nezle, Münhat, Duma
- Burcu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Itır, Güzel Koku
- Aktarma Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak
- Mezür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölçü
- Haberleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mektuplaşmak, Telefonlaşmak, Muhabere Etmek, İletişmek
- Revizyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeniden İnceleme
- Sakim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Eksik, Yanlış
- Nü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak
- Organlar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üyeler
- Tellal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağırtmaç, Simsar
- Bacı Oğlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeğen
- Dostluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arkadaşlık, Gönüldaşlık, Yoldaşlık, Hukuk
- Afyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tiryak
- Posa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artık, Tortu, Çökelti
- Batın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karın, Göbek, Kuşak, Üren, Döl, Nesil, Gömlek
- Frijider kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buzdolabı
- İnanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mümin
- Kara Yer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mezar
- Pürtük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkıntı, Kabarcık
- Tanış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşina, Bildik, Tanıdık
- Anlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşmak, Sözleşmek, Kavilleşmek, Bağdaşmak, Kaynaşmak, Uzlaşmak, Barışmak, Geçinmek
- İzoterm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşısı Eğrisi, Eş Sıcak
- Harmanlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karıştırmak
- Dahiyane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dahiye Yakışır Biçimde, Dahice
- Nesiç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doku, Yapı
- Edat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgeç
- Yerleştirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İskân, Düzen
- Kızmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asabileşmek, Gazaplanmak, Hiddetlenmek, Öfkelenmek, Sinirlenmek
- Ekstre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özet, Özüt, Öz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü