Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Köşker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yemenici, Ayakkabı Tamircisi
- Civelek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neşeli, Sokulgan, Sevimli
- Çalımlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Tafralı, Havalı, Kibirli
- Engebe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arıza, İniş Yokuş, Kabarık
- Kâffesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hepsi
- Masumca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temiz
- Denek Taşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mihenk Taşı
- Seksüel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cinsel
- Çözümlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahlil Etmek, Analiz Etmek
- Ağırkanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üşengen, Ağırcanlı
- Sıkı Denetim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sansür
- Kır Sakız Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sırnaşmak
- Pavkırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulumak
- Abdar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, İfadeli, Letafetli, Manalı, Sulu, Şıralı, Taravetli, Tesirli
- Eğlence kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âlem, Cümbüş, Düğün, Meze, Sefa, Sefahat, Zevk
- Mecra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatak, Akak, Suyolu, Suyolu Atağı
- Kakımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Darılmak, Kızmak, Öfkelenmek, Paylamak
- Destek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahize, Dayak, Dayanak, Kol, Koltuk, Rahle, Takviye, Hamil
- Birikmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üşüşmek, Yığılmak, Yığışmak, Toplanmak
- Endişe Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygılanmak, Korkmak
- Manidar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamlı, Manalı
- Dağıtılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feshedilmek, Tevzi Edilmek
- Olabildiğince kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oldukça
- Zımnen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alttan Alta, Kapalıca, Dolayısıyla
- Lira kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teklik
- Tecelli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cilve, Kader, Belirme, Görünme
- Toplama İşareti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artı
- Anlaşılan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belli, Galiba, Mahsus, Muhtemelen
- Yetke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuvvet, Velayet, Otorite, Sulta
- İşaret Parmağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şahadet Parmağı
- Şimdi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı O An, Az Sonra, Yakında, Hazır, Az Önce, Biraz Önce, Demin, Halen
- Gereç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Malzeme, Materyal
- Buzdolabı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soğutucu, Frijider, Buzlatka
- Komplo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Kasıt, Suikast, Tertip, Tuzak, Gizli Düzen
- İnfilak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Patlama, Bösme
- Zıngıl Zıngıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zangır Zangır
- Tükenmez Kalem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tükenmez
- Hoşaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Komposto, Şerbet
- Özvarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nefis
- Sehpa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Darağacı
- Rağmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karamazdan
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü