Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Homojen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benzeşik, Bağdaşık
- Kalça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaide
- Caduger kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cadı
- Münekkitlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eleştirmenlik
- Benzerlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birlik
- Ski kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayak
- Özverili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fedakâr
- Ezelî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Öncesiz
- Edinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlamak, Sahip Olmak, Kazanmak, Olmak, Yapmak, İktisap Etmek
- Sıkılgan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utangaç, Çekingen
- Külüstür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski
- İtilaf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşmak, Uyuşmak
- Saylamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçmek, Önem Vermek, Saymak, İtibar Etmek
- Belinlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrkilmek
- Akis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yankı, Yansıma, Tepke, Zıt
- Yeis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Umutsuzluk, Karamsarlık, Üzüntü, Ümitsizlik
- Berhayat Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşamak
- Müsterih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinç, Sakit, İçi Rahat, Erinçli
- Sükûti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suskun, Sessiz
- Kaptan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Efe
- Müzakere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Konuşma, Mütalaa, Danışma
- İçtinap Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Kaçınmak, Sakınmak
- Öldürme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katil
- Kıvırcık Marul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvırcık
- Kapamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıkamak, Engellemek, Hapsetmek, Örtmek
- Mevki Tutmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevzilenmek
- Kılıklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyalamak
- Tabir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlatım, Deyim, İfade, Yorma, Yorum
- Kıraathane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kahve
- Manalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamlı, Manidar
- Yakşıca Dövmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tepelemek
- Duymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hissetmek, İşitmek, Sezmek, Taşımak, Tatmak, Yaşamak
- Ayartmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kandırmak, Aldatmak, Saptırmak, Baştan Çıkarmak
- Aydınlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vuzuh, Sarahat, Işık, Aydın, Berrak, Fer, Nur, Saf, Temiz, Vazıh, Ziya, Ziyalı, Gündüz
- Sâika kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sebep, Yıldırım
- Torba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Poşet
- Çekemezlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haset, Zıddiyet
- Bilimsel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilimlik, İlmi
- Pahalılanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pahalanmak
- Cıvıl Cıvıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Kalabalık, Neşeli
- Çalışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gitmek, İşlemek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü