Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Güvence Akçesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Depozit, Depozito
- Topograf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerbetimci
- Burnu Havada kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kibirli
- Yer Kabuğu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeryüzü
- Nişane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nişangah, Hedef, Eser, İz, Belirti
- Natür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğa
- Siyahlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karalık
- Sansasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalgalanma
- Bağlılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birlik, İlişik, İntisap, Sadakat, Sevgi, Tabiiyet, İlgi
- Mahmul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolu, Yüklem
- Eğirmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğ
- Şehircilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kentçilik
- Dembedem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arasıra, Zaman zaman
- Arkadaşlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dostluk, Yârenlik, Yoldaşlık, Refiklik, Tomdaşlık, Hempalık, Omuzdaşlık, Ünsiyet, Şeriklik
- Müsait kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygun, Elverişli
- Medih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Övgü
- Gösterge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirti, İm, İşaret, Nişan, İndikatör, Müşir, Belirtke
- Projektör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işıldak
- Müşkülpesent kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İratçıl, Titiz
- İdareci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli, Tutumlu, Yönetici
- Sele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sepet
- Yüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Surat, Sima, Çehre, Beniz, Bet, Kap, Kopya, Satıh, Suret, Taraf, Utanma, Üzeri, Yan, Yüzey, Cüret, Ön Taraf, Görünüş, Cephe
- Kösnü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şehvet, İstek
- Tümce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cümle
- Muta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Veri
- Yanaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutma
- Tanınmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meşhur, Şöhretli, Ünlü
- Hükûmet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İktidar
- Olamaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olanaksız, Gayri Mümkün
- Ağlatı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tragedya, Trajedi
- Yarar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fayda, Avantaj, Çıkar, Elverişli, Kâr, Kazanç, Menfaat, Uygun, Yarayan, Nefi, Ası
- Derli Toplu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Selikalı
- Başlangıç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önsöz, İlk Bölüm, Giriş, Mukaddime, Baş, Eşik, Menşe
- Marifet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maharet, Ustalık, Bilgi, Bilim, Hüner, Yetenek, Kabiliyet
- Gülük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hindi
- Sarsak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Enayi
- İltimas Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayırmak
- İmaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayır Evi
- Monogami kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekeşlilik
- Yumuşaklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Letafet, Müsamaha
- Kesimevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mezbaha
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü