Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Frape kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meşrubat
- Zaman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vakit, Süre, Müddet, Devir, Dönem, Mevsim, Çağ, Bugün, Dakika, Devran, Gün, Saat
- Hissedilen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahsus
- Loş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karanlıkça
- Tüccar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tecimen, Tacir
- Sayım Bilimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstatistik
- Averaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayı Farkı, Ortalama
- Yaba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dirgen
- Beğenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rağbet
- Fidyeinecat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fidye, Kurtulmalık
- Elemli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kederli
- Yakınma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şikâyet
- Tedarik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulma, Sağlama, Edinme
- Şandel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırtma
- Sobe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yumurtamsı, Oval, Beyzi
- Makul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ussal, Akıllı, Elverişli, Mantıklı, Uygun
- Büzüktaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafadar
- Tesis Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurmak
- Enikonu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyice, İyiden İyiye, Adamakıllı, İnce, Oldukça
- Maden Suyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mineral Suyu
- Keloğlan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hindi
- Bıngıldamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Titremek
- Rahle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayak, Destek, Küçük Masa
- Sosyolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplumbilimci
- Fersah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kulaç
- Evetlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak
- Muvaffak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başarmış, Başarılı
- Gösterişlilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şan
- Bodyguard kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koruyucu
- Sırsıklam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sırılsıklam
- Şoven kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağnaz Ulusçu
- Bölüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büro, Çağ, Devir, Fasıl, Göz, Kesim, Kısım, Kol, Kürsü, Departman, Seksiyon
- Kambur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkıntı, Dert, Sıkıntı
- Uçlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vermek
- Özgülemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasretmek, Vermek
- Dağlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakmak
- Terbiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Edep, Eğitim, Görgü
- Uyarlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, İntibak Ettirmek
- Mikroplanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kirlenmek
- Kırmağan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Veba
- Yağsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Zayıf
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü