Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Dikme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağaç, Amut, Direk, Fidan
- Hazırlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizmek, Kotarmak, Kurmak, Sağlamak, Tayyarlamak
- Alışkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kibrit
- Mayi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıvı
- Ödül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Armağan, Mükafat, Mükâfat
- İzlenim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İntiba, Teessürat
- Kabak Kafalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Budala, Dazlak
- Tekne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gemi
- Uçuçböceği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğurböceği
- Düşünce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıl, Endişe, Fikir, Kanaat, Kanı, Kaygı, Mülahaza, Mütalaa, Nabız, Niyet, Rey, Sıkıntı, Tasa, Tasarı, Tasavvur, Karar
- Aşçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahçı, Aşpaz, Lokanta
- Çakmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vurmak, Anlamak, Sezinlemek, Bilmek, Mıhlamak, Saplamak
- Uzatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atmak, Dayamak, Germek, Göndermek, Oyalamak, Uzatmak, Vermek, Temdit Etmek
- Şölen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şenlik, Ziyafet, Ağırlama
- Barı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çit
- Çok kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı, Fazla, Fena, Geniş, Hayli, İyi, Kötü, Mebzul, Öte, Pek, Sonsuz, Yığınla, Yoğun
- Paravan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örtü, Perde
- Sakağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ruam
- Şikâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ganimet, Av
- Hele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alelhusus, Özellikle
- Mütecaviz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saldırgan, Tecavüzkâr, Geçen, Aşan, Saldıran, Sataşkan
- Kullanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalıştırmak, Yararlanmak, Almak, Değerlendirmek, Dökmek, Giymek, Harcamak, İçmek, İstismar Etmek, İşletmek, Sarf Etmek, Sömürmek, Takmak, Tutmak, Yönetmek
- Şiddetlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hızlanmak, Yükselmek
- Mıhsıçtı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cimri
- Pille kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kademe
- Layiha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Proje, Tasarı
- Muarefe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanışma
- Göz Kamaştırıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli, Muhteşem, Parlak
- Azalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üyelik
- Tutaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takışmak
- Apostrof kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesme İmi, Kesme İşareti
- Teokrat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinerkçi
- Örfen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Törece
- Büsbütün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamamen, Tamamıyla, İyiden İyiye, Sırf, Temelli, Hiç Eksiksiz Olarak, İyice
- Suizan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşku
- Sersemleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptallaşmak
- Had kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derece, Kota, Sınır, Terim, Uç
- Zahmetkeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emekçi
- Bilisiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz, Cahil
- Linolyum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muşamba
- Bâtın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç, İç Yüz, İç Öz, Gizli, Görünmeyen
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü