Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Deneyim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tecrübe
- Yıpramak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İncelmek
- Açık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aleni, Belirgin, Açılmış, Serbest, Aşikâr, Berrak, Boş, Çıplak, Münhal, Sarih, Somut, Vazıh, Zahir
- Uç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağız, Had, Hudut, İbik, Sınır, Son, Ekstrem
- Oldu Bitti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emrivaki
- Şehbender kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konsolos, Elçi
- Algın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cılız, Vurgun, Zayıf
- Taktik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yöntem, Strateji
- Hücum Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atılmak, Çatmak, Saldırmak, Sarmak, Yürümek
- Riayet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saygı, Ağırlama, Uyma
- Şişkinlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümsek
- Tazallüm Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanmak
- Irakgörür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dürbün, Teleskop
- En Çok kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azami
- Tiksindirici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mekruh
- Eksen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çizgi, Dingil, Mihver, Ok
- Kökeninden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esasen
- Tırtıklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırmak, Çalmak
- Bölümlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıralamak, Sıraya Koymak, Sınıflamak, Tasnif Etmek
- Dokunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ellemek, Batmak, Değinmek, Değmek, Dürtmek, Etkilemek, İlişmek, İlmek, Karıştırmak, Koymak, Sataşmak, Temas Etmek, Vurmak, Zarar Vermek
- Güdük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısa
- Sadaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başbakanlık
- Yükseklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrtifa, Yükselti
- Tutumsuzluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsraf
- Arkalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korumak, Arkasına Almak, Yüklenmek, Müzaheret etmek
- Güvenlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asayiş, Emin Amanlık, Emniyet, Emniyyet, Tehlikesizlik
- Halüsinasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varsanı
- Mimoza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amber Çiçeği
- Çükündür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pancar
- Mizaçsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahatsız
- Umar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çare
- Çelimli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü
- Ateh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bunama, Bunaklık
- Celallenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızmak, Öfkelenmek, Büyüklenmek
- Bahane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sebep, Neden, Mazeret, Vesile, Kulp
- İtibarlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçerli, Saygın
- Sıyga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kip
- Dinelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikelmek
- Güncek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şemsiye
- Yaşama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Can
- Mukayese Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaştırmak, Kıyaslamak, Salıştırmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü