Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Buzçözer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Defroster
- Minder kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döşekçe
- Orojeni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağoluş
- Yahudi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Musevi
- Keyfi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keyfince, Özbaşına
- Muavenet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardım
- Yörünge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahrek
- Doğrultu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstikamet, Yön, Cihet, Taraf
- Gelişememek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küsmek
- Monarşi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekerklik
- Taharet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temizlenme, Temizlik
- Fren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durduraç, Eğleç
- Ulaşım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alaka, Rabıta, Temas, Aktarma, Münakale, Gidiş Geliş
- Entertaiment kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlence
- Spekülasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vurgun, Düzen; Kurgu, Saptırma
- Boşalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnhihal Etmek, Deşarj Olmak
- Tekne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gemi
- Ölüm Cezası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İdam
- Bağa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaplumbağa, Ur
- Gururlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Övünmek, Kibirlenmek, Caka Satmak, Kasıntılanmak, Büyüklenmek, Kabarmak, Şişmek
- Habaset kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçaklık
- Kail kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söyleyen
- Deflemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Defetmek
- Gazanfer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yiğit
- Müşahede kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözlem
- İltihak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katılma, Koşulma, Ulaşma
- Memnun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoşnut, Mutlu, Kıvançlı, Kıvanmış
- Ismarlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havale, Sipariş
- Dirimlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelir, Sağlık
- Vesikalık Fotoğraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vesika
- Tedavi Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek
- Yıkık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harap, Tufeyli, Viran, Ören
- İğrenerek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kerhen
- Cengâver kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savaşçı, Cenkçi, Savaşkan, Vuruşkan
- Tashih Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek
- Yeleç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havadar
- Revak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstü Örtülü; Kemer Iltı, Sundurma, Saçak Altı
- Koskocaman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Geniş, Muazzam
- Topuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amut
- Akarca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçük Akarsu, Kemik Veremi, Kaplıca, Fistül, Sürekli İşleyen Çıban
- Eşlek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekvator
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü